Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İstanbul'un 100 Şiiri

Enver Ercan

İstanbul'un 100 Şiiri Sözleri ve Alıntıları

İstanbul'un 100 Şiiri sözleri ve alıntılarını, İstanbul'un 100 Şiiri kitap alıntılarını, İstanbul'un 100 Şiiri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
* İstanbul deyince aklıma martı gelir Yarısı gümüş yarısı köpük Yarısı balık yarısı kuş İstanbul deyince aklıma bir masal gelir Bir varmış bir yokmuş
Sayfa 87 - AlfaKitabı okudu
Reklam
Garip İstanbul’umun türküsü Türkülerin en hüzünlüsü
Sayfa 55 - Ziya Osman SabaKitabı okudu
adımlarımıza uyardı bütün sokaklar evler kenara çekilirdi birden yağmur... düşerdi peşimize
* / ** Seni yeniden ben buldum ey unutulmuş kent Ve kimsenin farkında olmadığı günde sevgilim seni Bir alacakaranlıkta geçtim aşılmaz surlarını zamanın. Duru ve dökülen nefti perdeyi araladım Ulaştım sana sonunda ne olur unutma beni Dolaştım eğersiz ve çırılçıplak atlara binmiş yüzlerce çocuğun çınlattığı dar sokaklarında Buldum Galata'dan gizli geçen bir postacının heybesinde taşıdığı ayrılık şiirinde seni Ne olur satırların arasından kurtar kentimi Sen Piyer hanının isli, yüksek penceresinden derin avluya baktım beyaz rahiplerin uyuduğu Ulaştım dolanarak bir ayazma serinliğine Uyan ey kentin göz pınarındaki dalgın su Zaman geçiyor ne olur savunma kendini. * Onat Kutlar / "NASO MAGISTER ERAT" ** Naso Magister Erat: MÖ 43 - MS 17-18 yılları arasında yaşayan Romalı şair Ovid'in (Publius Ovidius Naso), Ars Amatoria (Aşk Sanatı) adlı didaktik şiir kitabının sonunda söylediği bir sözdür. Anlamı, "bizim ustamız / öğretmenimiz Naso'dur" demektir. Şair kadınların kitaptaki öğretilerine uymalarını ve onlardan bu sözü söyleyerek kendisinin ününü yaymalarını beklemektedir.
Sayfa 190 - AlfaKitabı okudu
İstanbul
(...) Sonra âlem değişiverdi Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak, Sonra âlem değişiverdi Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak. Mevsimler ne çabuk geçiverdi Unutmak, unutmak, unutmak. (...) Cahit Külebi / İstanbul
Reklam
Eski İstanbul, ruh kadar eski, İnsan daha fazla eskiyemez ki
Sayfa 59 - Fazıl Hüsnü DağlarcaKitabı okudu
* (...) Sekiz kızdır ancak üçü evlenmiştir Bu saçları darmadağın asık suratlı delikanlılar Kömür işçisidir Bu üç kız, Beyoğlu'nda büyük bir mağazada tezgahtar
Sayfa 110 - AlfaKitabı okudu
* Kadın ölür hiç bırakılmadığı kalabalıklardan. Saçlarına gelip gelip kumrular konar ve sevinir ayrıldığına. Belki evlenmişti ve yaşamıştı çocukların öldüğü kuytularda, her gece adlarını unuttuğu şehirlerde. Hiç bilmediği dağları aramıştı o zamanlar, çocukluğunda dinlediği hazineleri. Kadın ölür, yeniden saçlarına
Sayfa 194 - AlfaKitabı okudu
Gök yüzünü çevir bana
bende bulduğun benim de aradığımdı sarmaşıp inceldiğimiz o nokta hadi tut elimden gezdir sokaklarını ansızın yakalan sağanağıma
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.