-Vazgeçtim.
-neden?.
-gülmeye alışmak istemem.
-hep gülünmez ki zaten. yanağına hüzün düşecek ki dudakların kıvrıldığında o hüznü boğsun. ancak öyle gerçekten gülmüş olursun.
O güzel yüzünde gülüşünü gördüğümde göğüs kafesimin orta yerinde bir güneş
doğduğunu ve içimi ısıttığını bilmiyordu.
Bilse her daim böyle, öfkeli ve hayattan öç
almak istercesine dikenli durur muydu?
“Her gece odamın penceresinden
gökyüzündeki yıldızları izlerken o keyif
aldığı anlardan birinde onunla birlikte
olmayı diliyordum. Ancak... Kim içtiği sigaraların çöplerini saklayan bir hastayı severdi ki?"
O hayatıma girmeden öncesi, elimde avucumda olanların tümü bu kadar. Bu sayfa kadar... On sekiz yılımı anlatmak için bu kâğıt
parçası yeter bana, hatta fazla bile.
"O güzel yüzünde gülüşünü gördüğümde göğüs kafesimin orta yerinde bir güneş doğduğunu ve içimi isıttığını bilmiyordu. Bilse her daim böyle, öfkeli ve hayattan öç almak istercesine dikenli durur muydu?"