En Eski Kadim Türklerin Mitolojik Hikayeleri Gönderileri
En Eski Kadim Türklerin Mitolojik Hikayeleri kitaplarını, en eski Kadim Türklerin Mitolojik Hikayeleri sözleri ve alıntılarını, en eski Kadim Türklerin Mitolojik Hikayeleri yazarlarını, en eski Kadim Türklerin Mitolojik Hikayeleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Carkanat (şaman) anladı ki bu dünyada hem insanlar hem de hayvanlar yaptıkları amellerin cezasını Erlik Han'ın meskeninde (yeraltı dünyası/cehennem) ödüyorlar.
Sizler de bilirsiniz ki Yunan mitolojisi kadar ünlü, dünyaca sevilen, çizgi romanları, filmleri yapılan bir mitolojiye sahip değiliz. Sahip olduğumuz kadarını ise yine Çin, Fars, Arap ve Rus kaynaklarından öğreniyoruz. Özellikle de Rus kaynaklarından yararlanıldığını belirtmek isterim. Yazarımız da bu kaynak araştırmalarından edindiği bilgiler ışığında millî ruhu da koruyarak hikâyeleri bizlere toplu halde sunmuş.
Kitap, konularına göre altı bölüme ayrılmış. Yazar, içindekiler kısmı ile bize kitapta yer alan hikâyeleri bütün olarak görme fırsatı sunmuş. Ele alınan hikâyelerin, Türk milletleri arasında var olan farklı varyantları da mevcut.
Bu kitapta Adem ile Havva'nın Töringey ve Ece olduğunu, insanlığın Targın Nama ve onun iki kaburgasından yaratılan kadından türediğini, şeytanın değil de Erlik'in göklerden kovulduğunu, yaşadığımız dünyanın aslında ikinci evresinde olduğunu, kalgançı çağını (kıyameti), Korkut Ata'yı, Burkut Baba'yı, Umay Ana'yı, Bostancı Dede'yi ve ilk şamanları hikâyeleri ile birlikte göreceksiniz.
Bu alanda merakı olan herkesin okumasını önerebileceğim bir kitap.
İyi okumalar :)
Üstyügünin üç sürgek
(Üste üç ateşli gök)
Üç ocoktu Bay Ülgen
(Üç kutsal ocaklı Bay Ülgen)
Kögö Mönkö jarılgan
(Kögö Mönkö tarafından yaratılan)
Kök syürgekten yekelgen
(Mavi gök tarafından oluşturulan)
Ülgen ışıklı beyaz bir ruhtur.
Başında ak gökten ak bir kalpak
Çıplak omuzlarında ak gökten bir atkı
Baldırına kadar siyah bir çizme
Bu şekilde bir kayaya yaslanarak uyur
Uyandıkta ormanlıkta dolaşır
Yedi gün deprem, sarsıntı oldu,
Yedi gün dağlar ateş püskürdü,
Yedi gün aralıksız yağış yağdı,
Yedi gün fırtına oldu ve dolu yağdı,
Yedi gün kar yağdı, çovgun oldu.
Bu şiirde Erlik’in kızını kötülüğe davet eden ve kötülüğü cehennemin karanlığı ile tasvir eden bir anlatım görmekteyiz.
Prof. Dr. Fuzuli Bayat’ın Türk Mitolojik Sistemi kitabında Erlik, Türeyiş Mitinin Altay varyantında da geçmektedir. Kadını yaratan Maydere ona can veremediği için Ülgen’in gelmesini beklerken Erlik bu durumdan faydalanır. Kadına kendisi can vererek insanın yapısıyla oynar. Erlik Maydere’nin yokluğundan faydalanarak demir komus adlı musiki aleti ile dokuz dilde üfleyerek kadına ruh verir. (Bayat, 109-110). Başka bir anlatıma göre de Erlik sadece kadını değil Maydere’nin yarattığı erkekleri de tahrip eder. Mitte belirtildiğine göre, Maydere insana sadece şekil verir, can veremez ve Ülgen’in yardımına başvurur. Erlik bu durumdan faydalanır ve insanın yanındaki bekçi köpeği kandırarak kadın ve erkeğin ruhlarını değiştirir. (Bayat, 111).
Ben sizlere oldum kağan, alın ele yay, hem de kalkan, bize damga olsun buyan. Bozkurt olsun yol gösteren. Demir mızrak, bol orman yerde koşsun katırlar. Her yeri tutsun ırmak, deniz. Güneş bayrağımız olsun, gök çadırımız, demiş.
Kanatı poo uçpaytan (Kanadı olanlar buraya kadar uçamaz)
Kaygaktu poo paspaytan (Tırnağı olanlar buraya gelemez)
Kara kongıs tidı titanıp (Sen kara böcek)
Kaydan poo keldın (Nereden geldin, çıktın?)