Merhaba Arkadaşlar,
Bugün en sevdiğim yazar ile geldim. Yaz mevsiminin bu sıcak günlerinde kalın kitaplar pek çekilmiyor. #SabahattinAli tarafından kaleme alınan #Kamyon bu mevsimde çok iyi geldi bana.
Birbirinden güzel, samimi hikayelerden oluşan bu kısa eser, Sabahattin Ali kitaplarına verdiğim arayı güzel bir şekilde kapattırdı.
Değirmen, Kırlangıçlar, Bir Orman Hikayesi, Kazlar, Bir Firar, Kanal, Candarma Bekir, Kağnı, Kamyon, Kafakâğıdı, Gramafon Avrat, Arap Hayri, Apartman, Arabalar Beş Kuruşa, Ses, Çaydanlık isimli hikayelerden oluşan bu kitapta yazar, toplumun gerçeklerini okuyucuda harika bir şekilde fark ettiriyor.
Siz de kalın kitaplara ara vermek isterseniz bu yapıt tam yerinde bir #tavsiye olacaktır.
KamyonSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 20082,741 okunma
Sabahattin Ali’yi en çok Kürk Mantolu Madonna’yla tanıdı okurlar sanırım. Ama bence en etkileyici kitabı Kuyucaklı Yusuf. Romanlarının yanı sıra hikayeleri de çok etkileyici Sabahattin Ali’nin. Kamyon kitabı da on altı kısa ama okuru derinden etkileyen hikayeden oluşuyor. Hikayelerinin temelini yurdum insanı ve yaşadığı olaylar oluşturuyor. Bu kitabında da görüyoruz ki Sabahattin Ali Türk edebiyatının en yetkin kalemlerinden birisi.
Keyifli okumalar…
KamyonSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 20082,741 okunma
Benimsediği dünya görüşü doğrultusunda “halkçı sanat” anlayışını savunan Sabahattin Ali, öykülerinde romantik konular işlese bile, duygularını gizlemiş, nesnel sayılabilecek
yalın ve açık bir anlatımı benimsemiştir. Halk için yazmakla popülist olmak arasında ince ayrımı her zaman gözetmiş, kendi deyişiyle “samimi bir realizm”le Türk edebiyatının en
beğenilen öykülerini kaleme almıştır.
KamyonSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 20082,741 okunma
Bozkırdan mahsul tırnakla kazıyarak alınır. Sapan işlemez topraklar devedikeninden ve iki santimlik otlardan başka bir şeyi üzerlerinde yaşatmak istemezler, susuzluktan yanan göğüslerini, çırçıplak gökyüzüne açmak isterler.
Yapraklar, içerisinde piyano bulunan bir odada bağrıldığı zaman piyano tellerinin çıkardığı hafif, ince uğultuya benzeyen karışık, birbirinden ayrılmaz, acayip mırıltılarla kımıldıyorlardı.