"Toplumların ilerlemesi ancak kadınların bilinçlenmesi ve ortak mücadele ile mümkündür. Bir kadın eğitmek, ülkenin geleceğini değiştirmektir."
Anima Stare, çok zorlu bir doğumdan sonra Orta Doğu'da dünyaya gelmişti. Üç erkek çocuğundan sonra bir kızının olması babası için bir anlam ifade etmiyordu ve hiç hoşuna gitmedi.Doğar doğmaz ikinci sınıf kaderini yaşamaya başlar ne yazık ki.
Amira, babası gibi gazeteci olur ve gazeteye haber yapmak, araştırmak için Suriye'den kaçan, içinde insanların bulunduğu bir konteynerda mültecilerle beraber günlerce yolculuk yapar. Bir çok hikaye dinler,yaşanmışlıkları, çekilen acıları defterine yazar.
Yolculuk esnasinda ölen bir sürü insan,okyanus sularına atılan cesetler, sağ kalanlar,ses çıkarmadan kaderlerine razı gelenler
Savaşlardan kaçıp evlerini terk edip bir umuda doğru yolculuğa çıkarlar, kendilerini neyin beklediğini hiç bilmeden.
Yazarımızın okumuş olduğum ikinici ve bu kitabını da çok sevdiğimi söylemeliyim.
Insanın içini acıtan,yürekleri sızlatan sadece bir kaç hikaye ve bu hikayeleri okumanızı öneririm