Evvel Zaman İçinde Halk Hikâyeleri’ni derlerken gördük ki, kültürümüzü kendisinden sonrakilere aktaran mihenk taşları olan ninelerimiz, dedelerimiz masal anlatmaya anlatmaya bu kültür hazinemizi unutmuşlar. Orta yaş insanlarımız çok önceden dinledikleri masalları, menkıbeleri bölük pörçük hatırlıyorlar. Genç kuşaklarımız ise ne yazık ki bizim öz varlığımız olan bu edebiyat ürünlerinden bihaber büyümüşler. Kültürümüzün temel taşı olan masallarımızı, hikâyelerimizi, efsane ve menkıbelerimizi çocuklarımıza miras bırakmak, onların nesilden nesile aktarılmasını sağlamak, biz eğitimcilere ve siz sayın anne ve babalara düşüyor. Bu düşünceden hareketle köylerimizde, kasabalarımızda yaşayan ninelerimizin ve dedelerimizin dağarcıklarında olan masalları, menkıbeleri çocuklarımız için dinledik. Onları yaşatmak, unutmamak adına uzak köylere gittik. Dedelerimizin, ninelerimizin dilinden dinlediğimiz bu hikâyeleri sizler için derledik. Dilimizin zenginliğini, insanımızın hoşgörüsünü, erenlerimizin keskin zekâsını bulacağınız bu öyküler, çocuklarımızın hayal güçlerini geliştirip, onları doğru düşünmeye, doğru karar vermeye sevk edecektir. Kitap okumayı alışkanlık hâline getirmiş nesiller yetiştirmek ümidiyle Evvel Zaman İçinde Halk Hikâyeleri’ni çocuklarımızın hizmetine sunmaktan kıvanç duyuyoruz.
