Samipaşazade Sezai'nin Küçük Şeyler kitabı kısa öykülerden oluşuyor. Türk edebiyatı için çok önemli bir yere sahip. Batı edebiyatındaki hikâyelerle benzer özellikler gösteren eser Türk edebiyatının ilk örneği olarak kabul edilir. Türk edebiyatında modern anlamda kısa hikâyenin de başlangıcıdır.
Hikayelerden başka içerisinde kısa bir metinde yer alıyor. Bir Kitabe-i Seng-i Mezar isimli bu metin kitapta yer alan “Düğün” isimli öykünün devam niteliğinde. Acıklı bir ölüm hikayesini daha çok vurgulamak için ayrı bir başlık açılmış. Bir diğer anlamı Mezar Taşı’dır. Sonradan esere ilave edilmiş bu kısım Manzume şeklinde yazılıp ağıt özelliği taşıyor. Ölen kişinin değerini, iyiliklerini, ölümünden duyulan üzüntü dile getirilmiş. “Arlezyalı” ve ”Pandomima” hikayelerinin de trajik konuları vardı. Ben en çok “Kediler” hikayesini sevdim. Büyükada’ da yaşanmış bir olay anlatılmış.
Zaten hikayelerin geneli gerçekliğe yakındı. Günlük yaşamda başımıza gelebilecek sıradan olaylar ele alınmış. Hayal kırıklıkları, ayrılıklar, üzüntüler, ölümler gibi hayatın içinde yaşadığımız duyguları ve durumları işlemiş. Olaydan çok betimlemelerin geniş yer tutması yazarın basit hikayeleri bile ilgi çekici bir üslup ile ayrıntılara dikkat çekerek okuyanların hislerini canlandırmayı amaçlamış. Önemli olan neyin yazıldığı değil, nasıl anlatıldığıdır. Küçük Şeyler deyip geçmemek lazım. Tavsiye ederim.