Manzaralı Bir Oda kitaplarını, Manzaralı Bir Oda sözleri ve alıntılarını, Manzaralı Bir Oda yazarlarını, Manzaralı Bir Oda yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her gerçek sanatçı gibi notalara dokunmakla sarhoş oluyordu: Notalar kızınkileri okşayan parmaklardı, kız sadece ses ile değil, dokunarak da arzusuna ulaşıyordu.
Floransa'da uyanmak hoştur; aydınlık, çıplak ve zemini temiz olmadığı halde öyle görünen kırmızı karo taşlı bir odada, keman ve nefesli sazların sarı renkli ormanında pembe ejderhalarla mavi aşk tanrılarının oynaştığı tavanı resimli bir odada, gözlerini açmak hoştur. Parmaklarım tanıdık olmayan sürgülerde acıtarak pencereleri sonuna kadar açmak, karşıda güzel tepeler, ağaçlar ve mermer kiliseler varken ve hemen aşağıda Arno, yolun toprak setine çağıldarken, gün ışığına sarkmak da hoştur.
E. M. Forster romanı, 20. yüzyıl başında orta lngiltere'ye ve şiddetle desteklenen toplumsal geleneklerine yönelik mükemmel bir hiciv sunmaktadır. İngiltere'nin Surrey şehrinin bir köşesinde bir İtalyan pansiyonunda toplanmış eksantrik bir karakter kadrosu arasındaki aşkı ve görgü kurallarını araştıran Manzaralı Bir Oda, klasik bir büyüme
Bu Ortaçağ hanımefendisinde ölümsüz olan birçok şey vardır. Ejderhalar ortadan kalkmıştır, şövalyeler de öyle ama o Ortaçağ hanımefendisi hâlâ aramızda yaşamaktadır. O birçok erken Viktorya dönemi şatosunda hüküm sürdü, o birçok erken Viktorya dönemi şarkısının ilham perisi oldu. Onu işten arta kalan boş vakitlerimizde korumak hoştur. Yemeğimizi iyi pişirdiği vakit, onu övmek hoştur. Ama heyhat! Köle yozlaşıyor. Hanımefendinin kalbinde tuhaf arzular canlanıyor. O da sert rüzgârlara, uçsuz bucaksız manzaralara ve denizin yeşil enginliğine âşık oluyor. O, bu dünyanın krallığına damgasını basmıştır, bu dünya nasıl da güzellik, zenginlik ve savaşla doludur - merkezdeki ateşlerin çevresinde oluşmuş, uzaklaşan cennetlere döne döne giden parlak bir kabuk. Erkekler ilhamı o hanımefendiden aldıklarını söyleyerek bu kabuğun üzerinde neşe içinde hareket ederler, başka erkeklerle birlikte çok hoş toplantılar yaparlar, mutlu olurlar, erkek oldukları için değil, yaşadıkları için. O hanımefendi, gösteri sona ermeden önce, Ölümsüz Kadın payesinden kurtulmak ve oraya fani varlığıyla gitmek istiyor.
Bir kadının seçimlerine, isteklerine odaklanıyoruz. 19.yy da kadınları yöneten erkekleri görüyoruz ve kitapta bu sahne fazlasıyla dikkat çekici halde. Ama bazı kadınlar gidişatın farkında ve düşünsel anlamda uyanıştalar. Lucy'de bunlardan biri. Kuzeni Charlotte ile İtalya gezisine gider ve burda tanıdığı insanlar geleceğini şekillendirir. Yanlış seçimleri farkeder, fakat toplum düzeni onu yalan söylemeye teşvik eder. İronik ve oldukça gerçekçi bir hikayeydi. İngiliz edebiyatı seviyorum ve bu kitapta yine sevdiklerim arasında yer aldı. Ayrıca sonsöz de Jane Austen'e benzer hikayesinden de bahsedilmiş.
.
Gençlik onları sardı; Phaethon'un şarkısı tutkunun gerekli olduğunu, aşkın elde edildiğini duyurdu. Ama bundan daha gizemli bir aşkın bilincindeydiler.
Şarkı öldü; kışın karlarını Akdeniz'e taşıyan nehrin sesini duydular.
...