Dünyada görmek istemeyenden daha kör kimse olamaz. İnsanın gözünü inat ve cehalet kör eder. Gözü görse de idraki görmez. En iyi şeylerden en olmadık manalar çıkarabilir. Gözünün önüne gül bahçeleri koysanız dikenlik sanabilir. İyi ile kötüyü ayıramayabilir. Farkları tespit edemez. Şartlanmışlığını ve cehaletini aşamaz. Efendimiz (s.a.v.): "İnsanlara akıllarına göre konuşun." buyurur. Ve Necip Fazıl bunu şiir yapar: Renkleri ince ince ne anlatırsın köre? / Konuşun insanlara akıllarına göre.
İnsanlar, karanlığa bir mum yakmalı, yangın çıkaranlarla söndürenler arasında tarafsız kalmamalı, iyiliğin kötülüğe galebesi için elinden geleni yapmalıdır. Tabi kötülüğe kötülükle mukabele ederek değil, güzelliği yaşayıp, tavsiye ederek....
Osman Yüksel, din ve devlet için canından, başından geçtiğinden "Serdengeçti" adını almıştı. Birgün Bediüzzzaman Said Nursi iltifat buyurur ve, "Dinim için başımdan geçtim diyormuşsun. Oğlum olsa senin gibi olmasını isterdim." der.