Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gökler ve Yer Allah'tan Başkasına Mı Kalacak?

Mülk Yazıları

Recep İhsan Eliaçık

Mülk Yazıları Gönderileri

Mülk Yazıları kitaplarını, Mülk Yazıları sözleri ve alıntılarını, Mülk Yazıları yazarlarını, Mülk Yazıları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
396 syf.
·
Puan vermedi
İhsan eylesin Adalet devleti kitabından sonra en çok beğendiğim kitabıdır insanın sahip olduklarının aslında sadece emanet olduğunu malikülmülk olan Allah olduğunu ama insanın kendini nasıl sahip gördüğünü anlatan ve bunu çok güzel delillendiren bir kitap
Mülk Yazıları
Mülk YazılarıRecep İhsan Eliaçık · İnşa Yayınları · 201153 okunma
"Allah var, korkma" demek, aslında "hayat var, toplum var, tabiat var, toprak, su, hava, ateş, rızık ve rızık kaynakları var, kardeşlerim var, bunlar daha büyük, kalıcı, sıcak, güvenmeye ve dayanmaya daha layık..." demektir. İşte böyle bir toplumda (cemaat/ comun) yaşayan için korku (havf) yoktur, kaygı (huzn) da olmayacaktır. Korku ve kaygı dolu zihin, bunlara inanmayan zihindir. Çünkü paradan başka kimseye güvenmemekte, olmayınca fakir kalmaktan, olunca fakir düşmekten ödü kopmaktadır. Her daim korkarak yaşamaktadır. Korkularının esiri olmuş, kaygıları onu teslim almıştır. Üç kadim korkunun (ekonomik, politik, ontolojik) pençesinde kıvranan insanoğlu... Bu korkular sebebiyle sömürücü sistemlere, despotik idarelere teslim olan ve hiççiliğin çukurunda debelenen insanoğlu... Şimdi böyle bir insan özgür müdür? Neydi özgürlük? Korkularını fethetmek, kaygılarından kurtulmak... Korkunun üremediği, kaygının türemediği bir dünya kurmak. ..
Reklam
İbn-i Halduncu söylem daha çok post-modern değil modern söylemle örtüşür. Yakından bakıldığında Comte'nin "metafizik, teolojik, pozitif dönem, üç hal kanunu" kavramları, Marx'ın "alt yapı, üst yapı, sınıf çatışması, emek" vb. kavramlarıyla İbn-i Haldun'un "mülk, asabiyet, bedevilik, hadarilik, ümran"
(İbni Haldun) değil İslam âleminin dünyanın ilk sosyoloğu kabul edilmiştir. Zira Aristo'dan beri tarih ve toplumsal ilimler "bilim" olarak görülmüyordu. İlk defa İbn-i Haldun, Aristo'ya katılmayarak, "Doğanın nasıl yasaları varsa tarihin ve toplumsal olayların da bir yasası olmalı" diyerek, tamamen kendi orijinal "icadı" olarak ümran ilmini kurmuştur.
Malum Marx, Das Capital'e "meta" ile başlar. "Meta dışımızdaki bir nesnedir" tanımıyla başlayan eser tümüyle meta, mal, para, sermaye, emek, değer kavramlarına, bunların birbiriyle ilişkisine ve dönüşümlerine ayrılmıştır. Bunlar aynı zamanda Kur'an kavramlardır; meta, mal, altın ve gümüş/dinar (para), ruûsu'l-emval (sermaye/anapara), sa'y, kesb (emek)... İbn-i Haldun'a göre amel ve sa'y (emek, çaba, hizmet, mesai, iş, çalışma) bütün iktisadî faaliyetin temelidir. Emekle elde edilen şeye rızk, kesb, künye, iktina, müktena (birikim, teraküm), menfaat, istifâde, fayda, hâsıla ve kâr, mefâd, servet, sermaye, zahire adını verir. Ona göre emekle üretilen malın bir kıymeti (değer) vardır. Bu değer o malı meydana getirmek (tahsil) için harcanan emeğin değerine denk ve eşittir. (Marxda metanın kullanım değeri). Şu halde malın hiç bir kıymeti yoktur. Önemli olan o malı üretmek için harcanan emektir, dolayısıyla malın fiyatı, mala harcanan emeğin karşılığı anlamına gelir (shf. 889). İbn-i Haldun'a göre nerede rızk ve gelir varsa orada nüfus çoktur. Rızk nüfusa değil; nüfus rızka tabidir. Diğer bir ifadeyle maddi şartlar manevi şartları belirler (Marx'da alt-yapı üst-yapı). Mülk ve devletten ahlaka varıncaya kadar her türlü toplumsal değeri belirleyen maddi şartlardır (shf. 990)
Mal-emek-değer arasındaki ilişkileri köklü bir şekilde ele alan İbn-i Haldun, Karl Marx'ın (öl. 1883) ekonomi politiğini andırır açıklamalar yapar. Öyle ki bilmeyen birisi bu metinleri okuyunca İbn-i Haldun'u beş yüz yıl öncesinden Marx'ın hocası bile zannedebilir.
Reklam
İbni Haldun şöyle der. "İktidar mala, mal iktidara götürür; bu ikisine mülk denir." Günümüzde buna iktisat ve siyaset (ekonomi-politik) deniyor.
"Yaşatmak ve öldürmek" iktisadî ve siyasi olarak hegomonda yıkılmayacak bir güç vehmetmeyi ifade ediyor.
"Bireysel psikoloji" ekolünün kurucusu Alfred Adler'e göre her birey "aşağılık kompleksi" içinde doğar ve yaşamı boyunca bu duyguyu gidermek için çabalar. Ona göre insanoğlundaki "mal hırsının" ve "iktidar tutkusunun" kaynağı buradan gelir.
"Hegemon" sözcüğü Latince "güç sahibi olmak" tahakküm (hegemonia) kökünden geliyor. Eski Yunanca'da aynı anlamda (h)egemon deniyor. Türkçe'ye Latince kökten esinlenerek "egemen" olarak geçmiş...
Reklam
"Zifiri karanlıkta gelse şiirin hassı ayak sesinden tanırım. Ne zaman bir köy türküsünü dinlesem şairliğimden utanırım" (B. Rahmi Eyüboğlu)
Kuran, el-Kitap tabiriyle Allah indindeki ilmi ve vurgulanan ana temayı kasteder. El-Kitap, yeryüzünün tozuna toprağına bulanınca Tevrat, Zebur, İncil, Kuran olur... Ete kemiğe bürününce İbrahim, Musa, Davut, İsa, Muhammed olur...
Yahudicilik, Hristıyancılık, Müslümancılık, yani dincilik yapmayı bırakın. Böyle yapmakla sesinizi yükseklere duyuramazsınız. Ey yeryüzünün dindarları! "Bir milyar insan hangi suçundan dolayı aç?" bunu sorun ve harekete geçin.
sorun dönüp dolaşıp «ahlaki insanın» ortaya çıkarılmasında düğümleniyor. Ahlakileşmiş insan olmadıktan sonra «ekonomi-politik» formüller bir yerde duvara tosluyor.
106 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.