Namazın Hikmeti Gönderileri

Namazın Hikmeti kitaplarını, Namazın Hikmeti sözleri ve alıntılarını, Namazın Hikmeti yazarlarını, Namazın Hikmeti yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Akıl
Akıl meselesi insanı hayvana üstün kılan ve ona bilgi ve bilinç kazandıran bir unsur olduğundan sorumluluğun şartlarından biri olup ceza ve mükâfatı beraberinde getirir. Bu nedenledir ki aklı kıt veya deli olanlar sorumlu tutulmazlar. Bu değerli cevherin insan hayatındaki etkisi çok önemli ve vazgeçilmez olduğundan, içki vb. gibi akla zarar verebilecek her şey İslâm'da yasaklanmıştır ; bilakis danışma, meşverette bulunma, öğrenme, gezip dünyayı görme, tecrübe edinme, yetenekleri geliştirme... gibi akıl ve zekanın bilenip güçlenmesinde olumlu rol oynayan her şeye teşvikte bulunulmuştur
Sorumluluğun şartı, gerekli güç ve imkâna sahip olmaktır. Âdil ve kerem sahibi olan Yüce Yaradan kimseyi yapamayacağı bir vazifeyle sorumlu kılmamış, gerekli güç ve imkânı olmayana mesuliyet yüklememiştir. Kur'ân'da şöyle buyurmaktadır: "Allah, hiç kimseye güç yetireceğinden başkasını yüklemez." Bakara/286
Reklam
Tüm yaratıklar arasından sadece insan dinî sorumlulukla mükellef kılınmıştır. Allah Teala tarafından üzerine vazife yüklenilen tek yaratık olma şerefi insana verilmiştir. Allah Teala tüm yaratıklar arasından insanı seçmiş ve ona kendi ruhundan üflemiş ve onu kendisine muhatap kılmıştır. Bir İslâm âlimi insanoğlunun şer'i mükellefiyet çağı olan bulûğ çağının yıldönümünü kutluyor ve "Ben böyle bir günde, Rabbimin emirlerini yerine getirebilme liyakatine kavuştum, bunu nasıl kutlamam?" diyordu. Evet, gerçekten de bulûğ çağı kutlanması gereken bir merhaledir müminler için...
Gizli yapılan ibadet
Hz. Resulullah Efendimiz (s.a.a) bu konu hakkında şöyle buyurmuşlardır: Gizlice yapılan ibadetin sevabı daha büyüktür. Cemaat namazı ferdî kılınan namazdan daha üstündür, binaenaleyh bu gizlilik daha çok müstehap ibadetler için geçerlidir, zira müstehap ibadetler insanların önünde yapılırsa, onlara gösteriş manasında algılanabilir. Bu ibadet edenin gurura kapılma tehlikesini de doğurabilir.
Huşuyla Yapılan İbadet
Huşu, insanın ibadet sırasında ilâhî azamet karşısında kulluğunun bilincinde olması sonucu ulaştığı bir haleti ruhiyedir. Aciz ve muhtaç olduğunun bilincinde olan, ilâhî azamet ve kemali derk eden ve ibadet sırasında kendini her şeyi bilen ve eşsiz bir yaratıcının karşısında gören insanın kalbi huşuyla dolar. Bu durumda insanın kalbi her şeyden sıyrılarak sadece büyük ve yüce Allah'a yönelir, böyle bir insanın bakışları manalı olur, yüreği yumuşayıverir. Artık onun için her şey O olur, ve Allah Teala'dan başka her şey gözünde küçülür, etrafındaki her şeyi O'nun bir cilvesi olarak görür. Tüm nimetlerin O'ndan alındığını ve diğerlerinin arada, sadece bir vasıta olduğunu müşahede eder.
İbadeti ortadan kaldıracak olan etkenlerden biri "riya"dır. Yine ibadetin değerini yükseltecek en büyük etken ihlastır.
Reklam
42 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.