Dil ve edebiyat ile okura anlatılmak istenenden ziyade; düz yazı, şiir ve oyun gibi metinlerin altına gizlenmiş, kelimelerin bilinçaltında(!) yatan veya yazarın o an ki hislerine tercüme olan bilinçaltında o metni yazdırma eğilimine değinen noktaları anlamaya yarayacak, 10 alt bölümden oluşan 312 sayfalık bir deneme.
“Dolayısıyla anamorfoz, yazarın kalıntıyla ilgili sözünü ettiği o ‘inandırıcılardan’ biridir. Görülecek hiçbir şey olmadığına; belirlenmemiş bir nesneden, belli belirsiz bir leke dışında hiçbir şeyin olmadığına; bir başka açıdan bakıldığında görünür hâle gelen imgeyle beraber, lekenin artık orada olmadığına inandırmak... ‘Çocuk’ (kanlı canlı) ve ‘çocuk’ (resimdeki) özelliklerini bir çeşit karşılıklı anamorfoz içinde değiştokuş etmektedir. Archdean çifti, kimi zaman bakış açısını bulamadıkları için, içlerindeki çocuk arzusunun biçimsiz fantasmalarında şimdiye kadar göremedikleri nesnede ortaya çıkan Reggie'nin portresini; kimi zaman da anamorfik nesneler olan çizilmiş portrelerin ardında yatan gerçek çocuğu görmektedir.”(137)