Mitolojik olayların yine mitolojiye endeksli yaşanmış gerçek hikaye- lerle süslendiği, fantastik hayallere taşınmanızı sağlayacak, acaba diye sorgularda bulunacağınız ve Argos’tan Tydeus’a, Adonis’ten Deniz’e sizi farklı zaman dilimlerine götürecek, aşkın yaşanmış en kusursuz ve sade halini iliklerinizde hissedeceğiniz bir hikâye.
Zengin ve renkli bir hayal gücü sayesinde, gerçek dünya ile fantezi dünya- sını harmanlayan, aklın ve ruhun özgürlüğüne değer veren bir çalışma. Varlığınız ile düşüncelerinizi sayfalarda gezerken bir yerlere koymayı arzulayacağınız, dünyayı etkileyen durumlara ait sıra dışı konulara tanık olacaksınız. Belki bir gün bunlar olmalı diye düşüneceksiniz.
Genç adamlar Adonis’in, güzel kızlar Beroe’nin yerine koyacak kendi- lerini. Çünkü onlar sizin bir parçanız, sizin de onların parçası olduğu- nuz gibi. Aşk, aşk diye anıldığından bu yana hiçbir zaman böyle bir mükemmeliyete haiz olmadı. Bazı güçlü Tanrılar toplaşsa da bu aşka engel olamadı. Evren’de vücut bulmuş en kusursuz ve sade aşk hikayesi ile karşı karşıyasınız.
Kozmik mücadele başladı ve sonunun nereye gideceği belli değilken, çok acı durumlara da sebebiyet verebilir. Tanrıların taht kavgasının önüne sadece ölümsüzlerin kusursuz aşkı geçebilir. Onlar bu Evren’in veliaht prensi ile prensesi. Onların önünde sadece tüm Evrenlerin hâkimi ilah durabilir.
“Hermes Trigmegistus’a göre bilimin iki anahtarından biri olan ‘İnsanlar ölümlü Tanrılar, Tanrılar ölümsüz insanlardır’ öğretisi temelinde; mitolojik Tanrılar dünyası ile gerçek dünya arasında, yazarın engin hayal gücüyle kurguladığı fantastik bir roman.”
Prof. Dr. Atilla Atar