Orta Asya Mirası

Richard N. Frye

Orta Asya Mirası Sözleri ve Alıntıları

Orta Asya Mirası sözleri ve alıntılarını, Orta Asya Mirası kitap alıntılarını, Orta Asya Mirası en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Budist misyonerler daha, daha birinci yüzyılda Tunhuan'a ulaşmışlar ve asıl Çin topraklarına girmişlerdir. Tunhuan'ın yanısıra Kuca ve Hotan'da, Budist öğreti ile Prakrit ve Sanskrit metinlerin yerel dillere çevrildiği büyük merkezler vardır.
Sayfa 173Kitabı okudu
Türk Kağanlığı-Bizans İlişkileri
Uluslararası ilişkilerde Türkler de boş durmuyorlardı; 563 başlarında Kostantinapol ile ilişki kurdular. O tarihlerde, Türklerin geniş topraklarının batı kesiminde hükümran olanlardan biri İstemi idi; Bizans ile uğraşmakta olan bir başka da Dilziboul diye anlandırılıyordu. Her iki devletide ilgilendiren esas şey, bir başka göçebe halkın, Cücen ve sonra da belki Eftalit yönetimi altında bulunan Avarların batıya akınıydı. Bizanslı tarihçi Menander Protektor 568'de Kostantinapol'den Türklere gönderilen ve geri dönen bir elçiye ilişkin ayrıntılı bilgi verir.
Sayfa 193Kitabı okudu
Reklam
Yunanlar ve Perslerin adlandırdıkları üzere Sakalar ya da İskitler, Yunan kaynaklarında değinilen bozkırda at binen ilk gerçek göçebelerdi.
"Allah bizi bırakmadı mı? Bizi bırakıp dağlardan koca kentlere inmedi mi? Biz de Allahın gittiği, indiği yere inmeliyiz Müslüm."
Sayfa 12
"Vermezsin aslanım. Hiç vermezsin. Ben seni bilmez miyim, sen bizi bıraktın. Sen gökleri yıldızları, ormanları suları bıraktın, sen camilerden çıkmazoldun. Sen kendine ışıklı, büyük kentler kurdun. Sen kendinegökte uçan demir kuşlar yaptın. Sen kendine toprağı yiyen, yerken uluyan canavarlar yaptın. Sen, üst üste evler, yedi denizler yaptın. Bize Çukurda bir kışlak, Aladağda bir yaylak ver desem, vermezsin ki... Ben de bu gece sana kışlak için yalvarmam, mümkünatı çaresi yok yalvarmam. Bu oba da sürünsün senin sayende. Varsın ölsünler, kırım kırım kırılsınlar. Senin yüzünden."
Sayfa 11
Orta Asya'da ölünün ardından ağıt yakmanın çok yaygın olduğu görülmektedir; ağıt yakanların yüzlerini bıçakla kesmeleri de beklenmektedir ki, bu adet Şii İranındaki Aşure törenlerinden kalmadır. Ancak aynı uygulamanın Attila'nın ve başka göçebe yöneticilerin cenaze törenlerinde de olduğu belirtilmektedir; bu nedenden ötürü, belki de göçebelerden alınmıştır. Göçebeler Şamanizm'in değişik biçimlerini izlemişler, yerleşik düzene geçtikten sonra da benzer dinsel inançları sürdürmüşlerdir; bu bakımdan, yerleşik nüfus üzerindeki etkileri bir olasılık olarak göz ardı edilemez.
Sayfa 204Kitabı okudu
Reklam
28 öğeden 21 ile 28 arasındakiler gösteriliyor.