Ben her sabah bahçeyi dolaşır, sonra da havuza birkaç altın atardım. Bir gün vezirlerimden biri, "Padişahımız efendimiz, bu altınları niye havuza atarsınız?" diye sorunca
güldüm ve, "Balıklar var ya. Onları altınsız mı bırakalım?" dedim.
Oysa attığım altınlar, balıklar için degil, havuzu temizlemeye gelen görevliler içindi. Sadakanın açıkça verilmesini yanlış bulduğum için bu şekilde davranıyordum.