Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914)

Şevket Pamuk

Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914) Gönderileri

Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914) kitaplarını, Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914) sözleri ve alıntılarını, Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914) yazarlarını, Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
242 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomik geçmişini sıradan insanların perspektifinden ele alarak ön plana çıkarıyor. Devletin mali tarihine odaklanan geleneksel yaklaşımların aksine, insanların ekonomik ilişkiler içindeki rolünü vurguluyor. Toplumsal düzen, toprak rejimi ve ekonomik yapıların nasıl algılandığını inceliyor. Kapsamlı ve akıcı bir üslupla, dört yüzyıla yayılan toplumsal hayatı anlatıyor.
Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914)
Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914)Şevket Pamuk · İletişim Yayıncılık · 200584 okunma
Kâğıt paranın pek kısa geçmişi
Kâğıt para kullanımının başlaması, hem teknolojik açıdan hem de merkezî devletlerin gücü ve merkezî devletlere duyulan güven açısından, belirli bir aşamayı yansıtır. 19. yüzyıla gelinceye kadar İngiltere, Fransa, Hollanda gibi dünyanın en gelişmiş ekonomilerinde bile kâğıt para kullanılmıyordu. Osmanlı İmparatorluğu'nda da kâğıt para kullanımı 19. yüzyılda başlamış ve ancak 20. yüzyılda yaygınlık kazanmıştır.
Reklam
17. yüzyıldan bir manzara
Mahkeme kayıtlarındaki borç anlaşmaları, katılımcıların faiz yasaklamalarını aşmak için sık sık basit oyun ya da düzenlemelere başvurduklarını göstermektedir. Yün ya da kumaş satımı oldukça sık kullanılan bir yöntemdi. Bu düzenlemede borçlanan kişi aldığı miktarın yanı sıra, fiyatı kararlaştırılan faiz miktarına eşit kabul edilen bir parça yün veya kumaşı da satın alıyor gözükmekteydi. Borç geri ödenirken kumaşın ödemesi de yapılıyordu.
Bezirgân, madrabaz
Loncalarda çalışanlar bir yandan hammaddelerin sağlanmasında ve ürettikleri malların uzak pazarlara ulaştırılmasında tüccarlardan yararlanırken öte yandan da tüccarların faaliyetlerini kuşkuyla izlerlerdi. 16. ve 17. yüzyıllarda tüccarlar için kullanılan bezirgân, madrabaz gibi terimlerin daha sonraları halk arasında aşağılayıcı anlamlar kazanmasının nedenlerinden biri de budur.
OSMANLI -TÜRKİYE İKTİDASİ TARİHİ - ŞEFKET PAMUK
Osmanlı İmparatorluğu’nun iktisadî tarihi genellikle malî tarih şeklinde ele alınmıştır. Bu yaklaşımda devlet ve devletin hazinesinin işleyişi, gelir ve giderlerin muhasebesi asıl meseleler olarak incelenir. İktisat, elinde idarî, siyasî, hukukî donanımları olan yöneticiler tarafından kullanılabilen ve sırrına erilemeyen bir araç olarak görülür. Osmanlı-Türkiye İktisadî Tarihi 1500-1914’te ise Şevket Pamuk, bu tablonun aslî unsurları olaninsanları taraf oldukları iktisadî ilişkiler içine yerleştirerek imparatorluğun iktisadî tarihini öne çıkarıyor. Sıradan insanların varoluş koşullarını, direnişlerini, devletle başetme pratiklerini izliyor. Osmanlı toplumsal düzenini, toprak rejimini, belirli bir toplumsal kültürün iktisadî yapıları nasıl algılayıp, kendi gündelik hayatı içinde nasıl konumlandırdığını inceliyor. Kendi içindeki kırılmalara rağmen uzun dönemli bir iktisadî sürekliliğin altını çiziyor. Yönetici sınıfların iktisadî düzeni algılayışları kadar, esnafın, tüccarların ve köylülerin kendi hayatlarına doğrudan etki eden kararlar karşısında nasıl davrandıklarını ve toplumsal huzursuzluk dönemlerinde bu algılayış farklarının sonuçlarını tartışıyor. Geniş bir coğrafyaya yayılan imparatorluğun dört yüz yıllık bir zaman dilimi içerisindeki hareketli toplumsal hayatını akıcı bir dille anlatıyor.
242 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Merhaba sevgili okurlar. Öncelikle iyi bayramlar diliyorum. Osmanlı hakkında ekonomi alanında bir çok kitap ve makale mevcuttur. Bu kitabı okurken ekonomi alanı ne kadar detaylı bir konu olsa da yazar bunu pek belli etmemiştir. Yani eseri okurken detaylar içinde boğulmuyorsunuz ve bu da okuyucu kitlesi fark etmeksizin herkesin okumasına vesile oluyor. Kitabın başlığında da belirtildiği gibi daha çok 16. yüzyıllar ve 20. yüzyıllar arasındaki ekonomik durumlarla bağlantılı savaşlar, isyanlar iç ve dış meseleler oldukça sürükleyici bir biçimde anlatılmış. Sadece başlıktaki tarihler arasındaki dönemde kalınmamış ve kuruluş ve yıkılış aşamasındaki bazı olaylara da değinilmiştir. Aynı zamanda kitapta belli başlı grafikler ve Osmanlı sikkesinin değer kaybı çarpıcı grafiklerle gösterilmiştir. Osmanlı devleti yıllar içinde birçok mali bunalımlar yaşamıştır. Coğrafi keşiflerden sonra yaşanan altın bolluğu ve Avrupa'nın hızla gelişmesi buna örnektir. En büyük darbe celali isyanları döneminde ardından Fransız devrimi sonucu yaşanan hızlı sanayileşme sonucunda Osmanlı kırsal kesiminde yaşayan köylünün hızlı ve daha düşük ücretlerle satılan sanayi ürünleriyle pazarlarda mücadele edememesidir. İşte birçok konuya açıklık getiren bu eseri okumanızı tavsiye ediyorum. Tarih yalnızca savaşlardan ibaret değildir. Ekonomi, sosyal yaşam, diller, dinler, ırklar hepsi bir bütün içindedir ve her ne kadar tarihte devlet yöneticilerine ve savaşlara odaklansak da bir ayakkabıcının, bir demircinin, bir tüccarın da araştırılması ve anlatılması gerekiyor diyerekten incelememi bitiriyorum. TEKRARDAN İYİ GÜNLER, İYİ BAYRAMLAR :)
Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914)
Osmanlı -Türkiye İktisadi Tarihi (1500-1914)Şevket Pamuk · İletişim Yayıncılık · 200584 okunma
Reklam
1910'lara gelindiğinde iç ve dış pazarlar için tarımsal meta üretimi yaygınlaşmış, ortaya yeni üretim yapıları ve yeni birikim kaynakları çıkmıştı. Devlet adına vergi toplamak önemini yitirirken, büyük toprak mülkiyeti ve dış ticaret en önemli birikim kaynakları durumuna gelmiştir. Imparatorluğun dış ticaretini yabancı sermayedarlarla birlikte ellerinde tutan azınlık tüccarların gücü artmıştı.
Sayfa 239 - İletişimKitabı okudu
19. yüzyıl, Osmanlı toplumu ve ekonomisi için öncekilerden çok farklı bir dönem oluşturur. Yüzyılın başlarında, Osmanlı ekonomisi büyük ölçüde kendi kendine yeterliydi. Merkezî devletin gücünün gerilemesine karşın, tanımda devlet mülkiyeti ve kentlerde loncalara dayalı Osmanlı iktisadi yapıları henüz çözülmemişti. Taşradaki ayan, iktisadi güçlerini üretimi yeniden örgütleyerek, üretim ilişkilerini dönüştürerek değil, devlet adına vergi toplayarak sağlıyordu.
Sayfa 238 - İletişimKitabı okudu
1875 yılına gelindiğinde Osmanlı Devleti'nin dış borçları 200 milyon sterline yaklaşıyordu. Anapara ve faiz ödemeleri ise yılda 11 milyon sterlin tutuyordu. Buna karşılık aynı yıllarda Osmanlı maliyesinin tüm gelirleri 18 milyon sterlin dolaylarındaydı. Bir başka deyişle, dış borç ödemelerini sürdürebilmek için devletin gelirlerinin yüzde 60'ını dış borç ödemelerine ayırması gerekecekti. Bu arada, 1873 borsa krizleri sonrasında borçlarını ödeyemez duruma gelen tek ülkenin Osmanlı İmparatorluğu olmadığını da ekleyelim. 1870'lerin bunalım ortamında Avrupa para piyasalarında yeni fonlar bulamayınca, Orta Doğu ve Latin Amerika'da yirmiyi aşkın ülke, borç ödemelerini durdurmuştur.
Sayfa 231 - İletişimKitabı okudu
1844 yılında Tashih-i Ayar ya da Tashih-i Sikke olarak adlandırılan bir işlemle, madeni para sistemi yeniden düzenlendi. Bir gram saf gümüş içeren kuruş ile yüz gümüş kuruş değerindeki yeni altın lira temel para birimleri olarak kabul edildi. Altın liralar 6,6 gram saf altın içeriyordu. (Avrupa'dan ithal edilen makinelerle üretilen yeni altın liranın içerdiği altın miktarı o dönemin ağırlık birimleriyle "iki dirhem bir çekirdek" kadardı!) Bu tarihten sonra devlet tağşiş girişimlerini durdurdu ve Birinci Dünya Savaşı'na kadar liranın dış kur değeri 1,10 Osmanlı Lirası 1 İngiliz Sterlini düzeyinde değişmeden kaldı.
Sayfa 229 - İletişimKitabı okudu
80 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.