Bir şeyi kabul etmek istemediginizde,biriyle geçinmek istemediginizde, orada sessizce oturup her şeyi sineye çekmek istemediginizde oyunbozan feminist olursunuz.
Genel anlamda geceden geceye, uyku öncesi okuyarak bitirdiğim bir kitap oldu. Diyalogları pek beğenmedim açıkçası. Sanki yaz gecelerinde kanalların yayınladığı, izleyenlerin de ses olsun diye açtığı rastgele 3. kalite sinema filmlerinden fırlamış gibiydi diyaloglar.
Tempo çok düşüktü. Elimden bırakamadım dediğim hiçbir kısım olmadı.
-Spoiler-
Kitabı okurken sürekli olarak Myron'un ve Win'in neden dedektifçilik oynadığını sordum kendime. Müşterisini korumaya çalışan menajer hikayesi saçma duruyordu çünkü. Ayrıca Jess bile yardım etmesi için Bolitar'a gelmişti. Sonra Win'in ve Myron'ın geçmişlerinde federallerle çalıştıkları ortaya çıktı. Bence bu açıklama da yeterli değil. Yani eski bir basketbol oyuncusu ne sıfatla federallerle çalışıyor ki? Serinin devamında altının doldurulması gereken bir hikaye...
Katili ortaya çıkartmak için kurulan tuzak da aşırı vasattı. O kısımda Bolitar'ın dediklerine inanan ya da ters köşe olan okuyucu yoktur muhtemelen.
Kathy'nin yaşadığını hiç düşünmemiştim zaten ama katilinden de şüphelenmemiştim açıkçası. Üzgün erkek arkadaş rolüne inanmıştım Christian'ın. En azından bu kısımda şaşırabildim.
Sonuç olarak okunabilir bir kitap ama mutlaka okunması gerekenler listesinde kesinlikle yer almaz. Seriye devam edeceğim.
Nilgün Harlan Coben; Çeviren: Elif Sezginci; Roman; Martı Yayınları; 2009, 427 sayfa (4) (Pzt. / 01.06.2009)
OYUNBOZAN başlıklı bu romanı devrettim. Sıkı bir roman okuyacağımı sanmıştım; aksine hayal kırıklığı yaşadım.
OYUNBOZAN romanını Akif B. arkadaşım tavsiye etmiş ve bizzat getirmişti kitabı
Oyunbozan ; kendisine teşekkür ediyorum. Romanın Türkçemize çevirisi iyi: Dört puanla değerlendirdiğim bu romana, en az yedi buçuk puanlık tercüme yapılmış. Kelime yanlışları var romanda fakat devrik cümle veya kuruluşu bozuk tek bir cümle yoktu; kolay okuyabildim. Elif Sezginci yedi buçuk puan verdiğim için bana kızmasın. Misal 123'üncü sayfada şöyle bir cümle var:
"Başlangıç olarak gevrek ördek parçaları ve çam fıstıklı kâğıtta güvercin yavrusu vereceğim." Cümle içinde geçen 'ÇAM FISTIKLI KÂĞITTA GÜVERCİN YAVRUSU' yemeğini görünce şaşırdım: Çam fıstıklı kağıt nasıl oluyor, diye..! Bir kaç yerde 'atmış' yazılmış, rakamdan (60) bahsediliyor, doğrusu "altmış" olmalıydı.
OYUNBOZAN romanının Yazarı Coben'in üslubunu beğenmedim hiç. Ortadan kaybolan bir kızın etrafında dönüyor hikâye ama kurgu alelade. Roman kahramanları silik tipler olarak kalmışlar; betimleme berbat, gözümde canlandıramadım bir tekini bile. Sadece kişiler mi? Betimlemeler de aynı akıbete uğramışlar.
Harlan Coben'in en iyi romanının KİMSEYE SÖYLEME olduğunu fark etmiştim bir zamanlar.
Harlan Coben Bir daha Coben'den okuyacak olursam "Kimseye Söyleme" adlı romanını okuyacağımı kendime hatırlatıyorum şu hâlde!
Kitapta rahatsızlık verici müstehcen sıfatlar ve anlatımlar olduğu için sevemedim.Kitabın ana karakteri Myron 'da sürekli karşı cinsin fiziksel özelliklerine odaklandığı için bu karakteri de sevemedim:(