ne "Aman!" bil, ne "Ah!" işit, ne "Yazık!"
Geçdiğin yer ölüm, elem dolsun;
ne ekinden eser, ne ot, ne yosun;
sönsün evler, sürünsün â'ileler;
kalmasın hırpalanmadık bir yer;
her ocak benzesin mezar taşına;
damlar insin yetimlerin başına...
Bu ne vicdangüdâz şenî'a, ne âr?
Yere geç satvetinle ey serdâr!