Siz kadınlar değişkensinizdir, hayatı yakalamaya, kelebeklerle dolup taşmaya hazırsınızdır. Biz erkekler ise solucan gibi sizin duvarlarınıza tırmanırız
Kızının motosiklet kazası geçirip çalıştığı hastaneye gelen bir cerrahın, geçmişle yüzleşmesi mi, günahlarını affettirmek mi, kendi iç konuşması mı?
Bir gün bir hata veya seçim mi bilinmez ama baş kahraman bir hayat kadını ile birlikte olur ve bu olay tekrarlar zamanla aralarında büyük bir aşk başlar. Onunla yaşadıkları bu sırada kariyeri, ailesi ve hayatını bırakamamsı... istenmeyen gebelik... Kızının doğumu, sevgilisinin ölümü.
Sevgilisi olan hayat kadını da babası tarafından istismar edilmiştir....
Monologlar üzerine kurulu bir itirafkar, pişmanlıklar, sevgi mi, tutku mu olduğu anlaşılmayan bir yaşam....
Kahramanımızı asla onaylamadım yaptığı yanlışa hiç bir zaman açıklama ve gerekçe olamaz....
Bir acı ile geçmişle yüzleşmesi onu affettirmez.
Ara sıra argo ve müstehcenlik içeren sürükleyici bir hikaye. Çok kızgınım ve öfkelendiğim bölümler olsada akıcı bir kitap.
Üzerinde konuşulması gerekli bir çok yeri var.
Sakın KımıldamaMargaret Mazzantini · Doğan Kitap · 2011163 okunma
“Acıyla yoğrulmak” deriz ya güzel Türkçemizde. Hani yaşadığımız büyük acılar karşısında günlük küçük hesaplarımızın, kibrimizin, ukalalığımızın bir anda yerle bir olduğunu görür, hayatın tanımadığımız gerçekleri ile sarsılır, parçalanırız. İliklerimize kadar hissederiz çaresizliğimizi, o büyüklenmelerimizin saçmalığını, pişmanlıklarla kavruluruz.