Şehir Günlükleri 1

Salyangoz Avcıları

Feyza Kartopu

Salyangoz Avcıları Sözleri ve Alıntıları

Salyangoz Avcıları sözleri ve alıntılarını, Salyangoz Avcıları kitap alıntılarını, Salyangoz Avcıları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her şey iyiydi eskiden, güler yüzlü ve dostçaydı her şey...
Sayfa 55 - Cezve ÇocukKitabı okudu
Yoğurdun en tazesi, domatesin en kokulusu, limonun en ekşisi, insanların en güler yüzlüsü buradaydı.
Sayfa 59 - Cezve ÇocukKitabı okudu
Reklam
Ayrı ayrı yaşantıları, ayrı ayrı duyguları olan kıtalar gibiydiler.
Sayfa 8
Mine yüksekçe bir yere çıktı ve öteki çocuklara şöyle seslendi: "Marifet o devirde yaşamak değil. Marifet bir zaman asansörüne binerek eski zamanlara ışınlanmak da değil. Marifet bahanelerin arkasında yaşamak da değil.(...) Marifet şimdi bir şeyler yapabilmekte," dedi Mine. "Asıl mesele şimdi ne yaptığımız!"
Sayfa 63 - Cezve YayınlarıKitabı okudu
"Ayrı ayrı yaşantıları, ayrı ayrı duyguları olan kıtalar gibiydiler."
Bilgiye giden yolda daima sarp yokuşlar, uçurumlar ve zorluklar vardır...
Sayfa 118 - Cezve ÇocukKitabı okudu
Reklam
Sanki büyülü bir kayığa binmişlerdi de eski zamana doğru bir yolculuğa çıkıyorlardı...
Sayfa 56 - Cezve ÇocukKitabı okudu
Geçmişte ağaçlar için mücadele ediliyor, hayvanlar için vakıflar kuruluyor, kıraathane de denilen kahvehanelerde binbir çeşit eğlence düzenleniyordu. Her şey iyiydi eskiden, güler yüzlü ve dostçaydı her şey.
Bir çiçek tarlasında uyumak nedir bilir misiniz? Ya da sırtını gıdıklayan saman demetlerine aldırmadan bir samanlıkta sabahlamak? Peki ya sırtınızı limon ağaçlarına dayayarak hayaller kurmak ve henüz gidemediğiniz şehirler hakkında düşlere dalmak nedir, bilir misiniz? Ben bilirim. Hem de pekiyi bilirim.
Sayfa 129
Bu ağaç dalları, onların yuvasıydı. Burada köylerini uzaktan izler, uzun uzun konuşur, tatlı tatlı gülüşürlerdi. Üstelik, saatlerin nasıl geçtiğini de anlamazlardı. Çünkü köyde yavaşlik ve sadelik vardı. Şehirdeki gibi değildi hiçbir şey. Yollarda bir yere yetişme telaşı olmadan yürünürdü. Bahçelerde yavaş ve sakin adımlarla işler yapılırdı. Yoğurdun en tazesi, domatesin en kokulusu, limonun en ekşisi, insanların en güler yüzlüsü buradaydı. Birisi, "Ah!" dese, hemen sesine karşılık verilirdi. Birinin hastası olsa, evine kap kap yemekler taşınırdı. Kış hazırlığı birlikte yapılır, yaza birlikte çıkılırdı. Akşam çöktü mü asma yapraklarının altına masalar kurulur ve çocukların şen kahkahaları eşliğinde tavşankanı çaylar demlenirdi. Güne, sabahın ilk ışıklarıyla başlandığından geç olmadan da mis gibi yün yorganlarda uykuya geçilirdi. Çocuklar ise köyün dilediği yerinde oynar, çığlıkları bulutlara değerdi. Birisi de çıkıp, “Azıcık susun!" demezdi. Çünkü yeryüzü sadece yetişkinlerin himayesinde değildi. Çocuklar da tavanından yerine kadar sahibiydi doğanın.
Sayfa 60
60 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.