Fransa’da, Carlos Fuentes’in Terra Nostra’sını okurken ilk kez başkalarına bağlı olduğumu duyumsadım. Nasıl oluyor da, bir başka anakaradan, güzergahıyla, kültürüyle benden uzak biri, bir romana değişik tarihsel zamanları birlikte yerleştirmek gibi bir estetik saplantıya, şimdiye kadar yalnızca bana ait olduğunu safça düşündüğüm bir kaygıya kaptırabiliyordu?