Fakat hakikaten sevdiği bir şey vardı: O da tabiat idi. Mavi göğe, üstünde uçuşan rengarenk bulutlara, ovada, dere kenarında dalları su üstünde sallanan salkımlara, akan suya hatta içindeki taşlara bile kendisinin de anlayamayacağı bir düşkünlük ve hayranlıkla bağlıydı. İşte belki hiçbir karşılık beklemeyen, hesaba bağlanmayan sevgiyi bunlara karşı duyardı.