Sevgili Saubin'ler, hala yaşıyor olduğum için üzgünüm. Kendi yaşamımda mutluyum. Sizin, kendi kanınızdan yirmi yaşındaki bir gencin idamından, skandal korkusundan başka bir şey anlamayan kalpsizlerin, hiçbir zaman olamayacağı kadar özgürüm.
Yalnızlık. Küçüklüğümün hiç iyileştirilmemiş rahatsızlıkları. Yalnızca aşk beni bu durumdan kurtarabilirdi. Belki beni, bir yere, bir insana bağlayabilirdi. İşte, bu insan beni bir bıçak darbesinin hainliğiyle bıraktı.
Hafızamda, her sıkıntılı anımda yardımıma koşacak bir sevinç ve zenginlik biriktiriyorum. Kim, buranın ya da başka yerlerin göğünün altında yaşadığım saatleri benden alabilir.