Öylesine köklü ve ateşli duygular, malum, kolay kolay ölmez. Gerçekleşme umudu kalmamış birçok istek ve düşümüzün, her şeye karşın ille de var olmakta direndiklerini biliriz.
Çünkü ben orada değil kendi mutsuzluğumun içinde yaşıyordum; yalnızlığımı, sürgünlüğümü, Oktay'ın kaplumbağalarının kabukları gibi beraberimde taşıyordum.