Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Soruşturma

Ergun Göze

Soruşturma Sözleri ve Alıntıları

Soruşturma sözleri ve alıntılarını, Soruşturma kitap alıntılarını, Soruşturma en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
'İnsanın bu gün tekniğin imalâtından başı dönmüş bulunmaktadır." Fakat onun en isabetli teşhislerinden birisi Freudisme içindir: "Felsefe içinde yeri yok..." "Çünkü insanı biyolojiye bağlar."
İlmin düşünmeden kendisine bulduğu yeni araştırma sahalarının insanlığı ne hale getirdiği ortada.
Reklam
"Şiirimde politikayı düşündüğüm doğrudur. Ama şiirimin temeli politika değildir. Nedir temel? Temel, varlığının her anında hissettiğini yazmaktır. Bir şiir sistemine, bir şiir teşkilatına inanmıyorum. Daha ileri gideceğim. Ekollere de inanmıyorum. Ne sembolizme, ne realizme, ne de sürrealizme. Ben eserler üzerine konmuş etiketlerden, mutlak manasında kendini kurtarmış bir insanım. Ben eserleri seviyorum, etiketleri değil."
İspanyolların en büyük şairi Pablo Neruda ile röportajKitabı okudu
Bir gün talebesi Young, Freud'a "hocam" der, "şu libidoyu, yani her türlü ruhi faaliyet cinsi bir sebebe bağlamayı terk etsek, çünkü bunun izah edemediği birçok ruhî hadiseler var." Freud'un cevabı, talebesi Young'a göre, aşağı yukarı şöyledir: "Böyle yaparsak, şuur altı mefhumu, maddi dayanaktan kurtulur ve yeni bir "okültizm"e yol açarız. Onun için bu "libido dogmasını" muhafaza etmek zorundayız." Bu cevaptan duyduğu şaşkınlığı Young şöyle anlatır: "Baktım karşımda bir âlim değil, bir rahip vardı."
Sayfa 271 - Boğaziçi YayınlarıKitabı okudu
"Ben, şair olan tarafımın vicdanı olan şu tarih duygusuna sahibim. Bu Temuca topraklarıdır ki, üzerinde o çok büyük Auracanie savaşı cereyan etmiştir. İspanyollar buraya "altın, yine altın, daha altın" diyerek geliyorlardı. Mapuçi İmparatorluğunun vatandaşları ise İspanyolların boğazından sıvı hâle getirilmiş altın akıtıyor ve "eh, şimdi kâfi derecede altına mâlik oldunuz" diyorlardı. Güney Amerika'nın hiçbir yerli grubu, İspanyollara bu kadar vahşice, bu kadar şiddetle karşı koymamıştır, Unutulmuştur bugün bu husus."
Sayfa 9 - İspanyolların en büyük şairi Pablo Neruda ile röportajKitabı okudu
L'EXPRESSE: Memleketinize dönelim. Nasıl oluyor da sizin memleketiniz Şili diğer Latin Amerika memleketlerinden daha canlı bir demokratik ananeye sahip oluyor? NERUDA: Bizi yüz elli sene idare etmiş bulunan bir oligarşik sınıfaborçluyuz bunu. Bu sınıf her şeyden önce kültürlü idi. Dünya cereyanlarını ve felsefesini takip ediyordu. Yirminci asrın bütün eğilimlerinden haberdardı. Çok kültürlü olduktan maada bu sınıf iktidar olmak için kanun yolunu seçmişti.
Reklam
Marksistlerin zaman zaman dayandıkları bu büyük filozof demektedir ki: "Tarih Marksistlerin anladığı manada bir zaruret taşımaz," "Teknik nötr bir şey değildir." Nitekim tekniğin, gerek modern, gerek modernleşmemiş cemiyetleri nasıl altüst ettiğini görüyoruz. İlim için söyledikleri ne kadar ibret vericidir: "İlim düşünmez, düşünmediği müddetçe ilim ilerler ve kendisine yeni araştırma sahaları bulur." İlmin düşünmeden kendisine bulduğu yeni araştırma sahalarının insanlığı ne hale getirdiği ortada. 'İnsanın bu gün tekniğin imalâtından başı dönmüş bulunmaktadır." Fakat onun en isabetli teşhislerinden birisi Freudisme içindir: "Felsefe içinde yeri yok..." "Çünkü insanı biyolojiye bağlar."
L’EXPRESSE Siz niçin çocukluğunuzu Temuco'da geçirdiniz. Babanız orada ne yapıyordu ki? NERUDA: O hayatının sonuna doğru tren şefi olmuştu. Ama yolcu treninde değil Balast taşıyan trenlerde. Balastlar durmadan yağmur yağdığı için tahta traverslerin arasında seyahat ediliyordu. Bu tren babamın evi gibiydi. Uyumak için bir vagonu vardı. Ve ben zaman zaman onunla bir kaç gün geçirmek için yanında olurdum. Bir çok günler dilencilerle beraber seyahat eder ve tabiatı keşfederdik. Çiçekler, dağlar, ırmaklar cidden güzeldi...
Özvatanında parya bir halk
L’EXPRESSE: Bııgün Mapuçiler'den kaç tane var? NERUDA: Şili'nin reaksiyoner hükümetleri 50-60 bin veya biraz daha fazla diyerek gerçeği daima saklamaktadırlar. Gerçekte yarım milyon kadar vardırlar. Onlar bir azınlık ırkını temsil ederler. Kendilerine mahsus kültürleri, âdetleri ve dünyanın en güzellerinden birisi olan diileri bulunan bir grupturlar. Şimdiki Şili hükümetidir ki ilk defa bunların hepsini vatandaşlığa kabul etmiş bulunmaktadır.
İntikam sıcak içtirilen altındır :)
İspanyollar, buraya ''altın, yine altın, daha altın" diyerek geliyorlardı. Mapuçi İmparatorluğunun vatandaşları ise İspanyolların boğazından sıvı hale getirilmiş altın akıtıyor ve "eh şimdi kâfi derecede altına malik oldunuz'' diyorlardı.
96 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.