Tarihte edilgen değil etken olmak, tarihi okumak değil yazmak ideal ve iddiasındaki her toplum, önce içinde bulunduğu sabit veriler olan zamanı ve mekanı yeniden yorumlamak zorundadır. Mekan açısından bakıldığında kimi toplumlar sadece belli bir coğrafyaya aittir. Bu toplumların o coğrafyadan diğer mekanlara açılımı sadece istila ve sömürgeleştirme hedefine yöneliktir. Yayıldıkları mekandaki toplumlarla kaynaşma ve birlikte bir coğrafyayı paylaşma idealleri yoktur. Kendi coğrafyaları mutlak merkez, diğer bütün coğrafyalar ise mutlak periferidir. Belli bir dünya görüşünü de yansıtan bu mekan anlayışının en son ve tipik misali başta İngiliz ve Fransız sömürgeciliği olmak üzere Batı yayılmacılığıdır.
Sayfa 560 - 1. baskı - 2001