Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

The Last Man

Mary Shelley

Öne Çıkan The Last Man Gönderileri

Öne Çıkan The Last Man kitaplarını, öne çıkan The Last Man sözleri ve alıntılarını, öne çıkan The Last Man yazarlarını, öne çıkan The Last Man yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
432 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İngiliz Edebiyatı okuyanlar bilir ki çoğu eserde Türklere olumlu veya olumsuz atıflar yapılır, bu eserde dönemin etkisiyle “barbar Türk” algısına maruz kalıyoruz.Mary Shelley, eşi Percy Shelley’nin Lord Byron ile olan dostlukları birçok eserlerini doğrudan etkilemiştir, Lord Byron’ın Yunan hayranlığı, Yunanistan’da hayal kırıklığına uğrayıp o antik Helen medeniyetini bulamasa bile açıktı.Bu eserin içeriğini etkileyen isimlerden biri Lord Byron’ın anti-Türk tutumudur.Eser tam da Yunan bağımsızlık savaşı esnasında yayımlanmıştır ve doğal olarak anti-Türk içerikler barındırıyor, kitaptaki Yunan uygarlığı kendi sınırlarıyla yetinmeyip “Constantinople’ü” de “kafirlerin” elinden kurtarmıştır ama bu Dünyanın sonu olacak bir kehanetin de gerçekleşmesine sebep olur,Türklerle olan ağır savaşlardan sonra İstanbul kaynaklı bir salgın meydana gelmiştir ama bu salgın o bölgeyle sınırlı kalmayıp kitap boyunca karakterlerin peşinden gidecektir.Dünyada kalan son adam fenomenine, yıllar sonra Wells’in yazacağı The war of the Worlds eserinde de atıf yapılmaktadır.Gotik edebiyat etkisinde yazılan roman genel olarak karamsar,kitabın İngilizcesi akıcı ve anlaşılır,yeni kelimeler öğrenmek isteyen İngilizce öğrencileri için de faydalı.
The Last Man
The Last ManMary Shelley · Wordsworth · 0309 okunma
Onun adı, insanda cesur, güzel, çekici ne varsa hepsinin birleşimi olarak kazındı aklıma...
Reklam
Ufak zorlukların devasa boyutlara ulaştığı zamanlar vardır.
Sayfa 541
Geceler geçiyordu; uğursuz karanlığında güneşin daha doğmadan yaşlandığı geceler.
Sayfa 529
Göğüslerinizde yanan kaplan kalplerini söküp atın, fırlatıp atın bu zalimlik ve nefret araçlarını.
Sayfa 391
Tüm çabalarımın büsbütün boşuna oluşu, onların doğal sonucu olan neşe ve keyfi alıp götürüyor, ümitsizlik, insana merhem gibi gelen kendinden hoşnutluk hissini doğmadan öldürüyordu.
Sayfa 399
Reklam
Zaten ayrı değil miyiz? Zaten aramızda okyanus gibi uçsuz bucaksız, uçurum gibi derin bir su uzanmıyor mu?
Sayfa 164
"Savaşın 'yıkım, yıkım' diye bağırdığı yerde sözler silah olamazdı."
Sayfa 211 - Can Yayınları / Klasik Dizisi / 2. BaskıKitabı okudu
Umutsuzlukla ve bezginlikle mücadele ediyordum, fakat onlar yoğun bir duman gibi beni boğuyordu.
Sayfa 399
Sefil bir hapishanenin mahpuslarıyız biz, bizim için hiçbir sevinç yok.
Sayfa 441
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.