Türk Milliyetçiliğinin Meseleleri
İbrahim KafesoğluEn Eski Türk Milliyetçiliğinin Meseleleri Gönderileri
En Eski Türk Milliyetçiliğinin Meseleleri kitaplarını, en eski Türk Milliyetçiliğinin Meseleleri sözleri ve alıntılarını, en eski Türk Milliyetçiliğinin Meseleleri yazarlarını, en eski Türk Milliyetçiliğinin Meseleleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Milliyetçilik ne eskimiş, ne de devrini tamamlamıştır. İnsanın, sırasıyla, ana ve babasını, akrabasını, hemşehrisini, vatandaşlarını; beraber yaşadığı, ortaklaşa hayat mücadelesinde işbirliği yaptığı, kederli ve sevinçli anlarında daima birlikte ağlayıp güldüğü milletini sevmesi gibi temel ruhî temayül üzerine kurulu milliyetçilik hislerini, köksüz ve geçici bir hevesten ibaret saymak isabetli bir hüküm değildir.
Sayfa 53 - Hamle
Millî duyguyu inkâr, insanlığı inkâr mânâsına gelir. Kendini besleyip büyüten ve yetiştiren yakınlarına, milletine, üzerinde doğduğu ve türlü nimetlerinden istifade ettiği vatanına düşman kesilen bir kimsenin, insan sureti altında, fakat hayvan tabiatı taşıyan bir yaratık olması icap eder.
Sayfa 53 - Hamle
Başka bir ifade ile, milliyetçilik bir ideal ve milliyetçi bir idealisttir. Fakat milliyetçilik ideoloji olmadığı için, milliyetçi de ideolog değildir.
Sayfa 93 - Hamle
İnsanın el, ayak, kalp, dimağ vb. gibi uzuvlarına karşılık cemiyetin de dil, tarih, edebiyat, sanat, fikir ve felsefe adlı organları vardır. Nasıl bir insan, uzuvlarının umumi hey'etiyle diğer insanlardan farklı ise, bir cemiyet de kendine mahsus olan, dil, tarih, sanat vb. den kurulu içtimai unsurlarıyla diğer cemiyetlerden ayrılır ve her cemiyette bu sosyal unsurların toplamı "milli kültür" dediğimiz manevi faaliyetler birliğini meydana getirir.
Mekanizm
Bilhassa geçen yüzyıl ortalarından itibaren kuvvet kazanarak zamanımızda yeryüzündeki bilumum sol fikirlere kaynak olan materyalizmin, yani her şeyin esasını madde ile izah felsefesinin hararetle desteklediği mekanizm, uzviyeti bir makineden farksız telakki etmiştir. Ona göre parçaları usta bir elle monte edilen bir makine nasıl çalışır, verimli hale gelirse, insan da öyledir; vücut faaliyetlerinde bu mekanik keyfiyet dışında bir faktör aramaya lüzum yoktur.
Mekanizm, böylece insanı duygu, muhakeme, zeka vb. gibi manevi meleklerden tecrit ederek bir robot yapı saymakta olduğundan, bu fikir taraftarların milli kültürü inkar etmelerini tabii karşılamak gerekir.
Materyalistler Ferdiyetçiliği müdafaa ederler ve bunu, hürriyet parolasına dayanarak, fertlerin tam hareket serbestliğine sahip olmasını sağlamak gibi cazip ve kolay inanılır açıdan ele alırlar. İddialarına göre, bir memlekette hürriyetleri kısıcı bir mevzuat bulunmamalı, herkes düşüncesinde ve yaptıklarında tamamı ile hür olmalıdır. Bu gibi söz ve yazıların safdilleri avlamak için yem olarak kullanıldığı üzerine dikkati çekmek lüzumuna kaniiz. çünkü maksat insan haklarını korumak değil, fakat gerekli kanun hükümleri ile sınırlı cemiyet nizamını sarsarak gittikçe cemiyet yapısını çökertmektir.