"Tutunamayanlar"ın Politik Psikolojisi Gönderileri
"Tutunamayanlar"ın Politik Psikolojisi kitaplarını, "Tutunamayanlar"ın Politik Psikolojisi sözleri ve alıntılarını, "Tutunamayanlar"ın Politik Psikolojisi yazarlarını, "Tutunamayanlar"ın Politik Psikolojisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" Tanpınar, " kendimizi sevmiyoruz" derken çok içten ve inandırıcıdır. Kendisini tanımamıştır ki sevebilsin ya da eleştirebilsin... Kendisini tanıması için de öncelikle Sokrates'i " nefsini bil " diye değil, filozofun tam da söylediği gibi "kendini tanı" olarak çevirmesi ve anlaması ve kabul etmesi, " kendisi olması" ya da olmaya çalışması gerekir."
tutunamayanlara,
tehlikeli oyunlar oynayanlara,
korkuyu bekleyenlere,
cami kapılarında bile dilenmesini beceremeyince
Beyaz Mantolarıyla bir daha çıkmamacasına
denize doğru yürüyüp çekip gidenlere
ve
(benim gibi) pek çok şeyi yanlış yaptıkları halde
intihar bile etmeye cesaret edemeden
“iç tüzük talimatnamelerine uygun”
tutunmaca oyunlarıyla
yaşamaya müstahak olanlara…
SEROL TEBER
Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.
Bu korkutucu ama aynı zamanda çekici bir durumdur. Çünkü değişmek insanın kendisine yabancılaşması demektir. Fakat amaç canlının bütünlüğünü korumak olunca yabancılaşma pahasına da olsa değişme, benliğin bütününü savunan sistemin bir parçası olur.
Serol Teber’in bu eserindeki ana fikrini oluşturan, bence çok da güzel özetleyen paragrafını uzunca alıntılamak, okuduğumuzu anlamamız açısından faydalı olacaktır diye düşünüyorum.
“Ne geleneksel, ne de modern kültürü yeterince özümleme olanağı bulamayan bu tür “sözde modern” bireylerin kendi öz yetenekleri –çok kez- amaçladıkları toplumsal
…kendisi olabilmenin bir yolunu bulamamış bütün kavimler köleliğe, bütün soylar soysuzluğa, bütün milletler yokluğa, hiçliğe, hiçliğe mahkumdur…
Kara Kitap/ Orhan Pamuk
geleneksel asya despotik toplumlarında birey insanın ortaya çıkmamasının temel nedeni, buralarda yaşayanların kendilerini tanrıdan, topraktan ve despottan ayırmamış, bir anlamda aralarındaki göbek bağını koparamamış olmasıdır.
Bu koşullarda birazcık olsun bir şeyler bilen ya da bilmek isteyen bir insanın çıldırmadan, en azından şizofreni olmadan bu toplumda tutulabilmesi (artık) olanaksızlaşmıştır. Bir anlamda insanlar tutunamamaya mahkûm olmuşlardır. Kuşkusuz bütün bunlara karşın sonlarının ne olacağını bile bile de olsa böyle insanlar her zaman ortaya çıkacaklar ( hiç olmazsa kendi konumlarını göstererek) ve bir anlamda tutunanların ( bir kısmına olsun) yaşamlarını zindan edeceklerdir. Bunu yapmak onları üzmek için değil, başka türlü yaşamak ellerinden gelmediği için yapacaklardır... Tıpkı başka türlü dilenmeyi bilmeyen Beyaz Mantolu Adam gibi...