Üç Erkek Kardeş
Grazia Deledda
Yorumlar ve İncelemeler
Merhaba, bugün ilk kez okuduğum bir yazar olan Grazia Deledda'nın "Üç Erkek Kardeş" adlı öykü derlemesinden bahsedeceğim. İlk öncelikle bu kitabın, yazarın kalemi ile tanışmanın iyi bir yol olduğunu düşünüyorum.
Hikayeler oldukça kısa, sıkmıyor. Ama hikayelerin çoğu çok basit kalmış. Her hikayenin sonunda farklı bir şey olur diye bekledim buna rağmen hepsinde de hayal kırıklığına uğradığımı söyleyebilirim. Üç erkek kardeş ve Leoneddas'ın Doğuşu en iyileri gibiydi. Efsanelerin bir araya toplanılarak sunulmasını sevdim. Bu kitap sayesinde yazarın yaşadığı çevre ve İtalya hakkında bilgi edinebiliyoruz. Bu efsaneler ile orda yaşayan insanlara bir miktar da olsa yaklaşıyoruz.
Kitabı yazarı tanımanız için önerebilirim zaten kısa bir kitap ama beklentinizi yüksek tutmayın derim.
Üç Erkek Kardeş 
Grazia Deledda
Nobel ödüllü Grazia Deledda ile yeni tanıştım. Okuduğum ilk eseri de Üç Erkek Kardeş oldu. Ancak doğru bir tanışma eseri mi emin değilim, çünkü kitabın yarısını beğendim yarısını beğenmedim. On bir öykünün biri kısacık zaten. Diğer on öyküden de bana göre yarısı başarılı, diğer yarısı ise sıkıcı.
Deledda öykülerini oluştururken efsanelerden faydalanmış. Beğendiklerim daha çok dini ögelerden bağımsız olanlar ve kısmen de aşk içerenler. Örneğin Castel Doria Efsanesi, Prens Andrea Doria'ya aşık bir kadının, aşkına karşılık bulamaması ve çare olarak büyüye, lanete başvurmasını konu alıyor. Bir diğer beğendiğim öykü Sorres'teki Aziz Petrus Kilisesi. Kilisenin yapımına sebebiyet veren gizemli bir kadına duyulan aşkı ve bu aşkın neticesini ele alıyor. Üç Erkek Kardeş, eserdeki en güzel öykü. Yoksul üç gencin üç cadı tarafından ödüllendirilmesini ve bu ödüllerin sonuçlarını anlatıyor. Bu üç ödül, okuyucunun daha önce mutlaka bir yerlerden duyduğunü hissedeceği şeyler diyebilirim. Yine oldukça beğendiğim Galtelli Satosu da bir hayalet öyküsü. Son beğendiğim öykü ise Leoneddas'ın doğuşu. Üç Erkek Kardeş kadar güzel bir öykü. Sardinya'daki ilk Fenike kolonisinin efsanesine dayanıyor. Aynı zamanda öyküye adını veren üflemeli bir çalgıyı da anlatıyor. Birkaç kavalın birleşimi yeni bir üflemeli çalgı yaratıyor: Leoneddas.
Okunur bir eser, okumamak kayıp değil, ancak okumak devasa bir kazanç da değil. Çerezlik bir öykü kitabı. Ben tavsiye ederim, ancak çok büyük hevesle okunacak bir eser değil bilginize. Keyifli okumalar.
