.Sahra çölünden biraz kırmızı ateş karıncası alsanız, sonra bir de buradan, yaşadığımız coğrafyadan biraz karınca alsanız bunları bir kavanoz içine koysanız ilk başta hiçbir hareketlenme olmayacaktır. Fakat o kavanozu alıp elinizle sallarsanız ateş kırmızısı karıncalar ve coğrafyamızın karıncaları üst üste gelecektir. Ateş karıncaları bunu siyah karıncaların yaptığını sanıp onlara saldıracak, siyah karıncalar da bunu ateş karıncalarının yaptığını sanıp onlara saldıracaktır. Aslında kavanozu sallayan sizin eliniz.
Bu örneği, dış güçler tarafından parçalanmak istenen coğrafyalar, karşı karşıya getirilen milletler için uyarlarsak, o karıncalar iki farklı milleti, o kavanozu sallayan el de dış güçleri temsil eder.
Kitap gerilim tarzı yazılan, insanüstü öğelerle harmanlanmış bir eser ve konu olarak Vietnam Savaş'ına değiniyor.Siyahi vatandaşlara karşı olan ırkçılığın üzerinde sıkça duruyor. Trenlerde nasıl ikinci sınıf insan muamelesi gördüklerini,
beyazlarla aynı yerde oturmalarının yasak olduğunu anlatıyor.
Heyecanlı bir serüven sizi bekliyor.Bunun yanı sıra bir beyaz adamla bir zenci kadının arasında geçen aşk hikayesine tanık olacaksınız.
Irkçılık, ideolojik bir düşünce değildir. Şartlar, tehlikeye girmedikçe savaş bir cinayettir.