Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ufak Şeyleri Dert Etmeyin

Richard Carlson

Ufak Şeyleri Dert Etmeyin Gönderileri

Ufak Şeyleri Dert Etmeyin kitaplarını, Ufak Şeyleri Dert Etmeyin sözleri ve alıntılarını, Ufak Şeyleri Dert Etmeyin yazarlarını, Ufak Şeyleri Dert Etmeyin yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Hayat, siz başka planlar yaparken başınızdan geçenlerdir.”
Mükemmeliyetçi olma ihtiyacınızı yaşamınızın her kesitinden çıkarmaya başladığınızda, hayatın kendi içerisindeki kusursuzluğunu keşfetmeye başlayacaksınız.
Reklam
Hem ruhani yaşamın hedeflerinden hem de iç huzura kavuşmanın şartlarından bir tanesi koşulsuz sevmeyi öğrenmektir. Ne var ki, bir insanı, her kim olursa olsun, koşulsuz sevmek gerçekten zordur.
Gergin olmamızın temelinde, hayatın, beklediğimizden farklı olduğunu kabullenmek istemediğimiz yatar. Diğer bir deyişle, biz hayatımızdaki her şeyin beklediğimiz gibi olmasını isteriz ama değildir. Hayat daima olduğu gibidir. Belki de bunu en iyi Benjamin Franklin, "Bizim sınırlı bakış açımız, ümitlerimiz ve korkularımız hayatımızın ölçüsü olmuştur; içinde bulunduğumuz koşullar düşüncelerimize uymadığı zaman bunlar bizim zorluklarımız olur," sözüyle açıklamıştır. Hayatlarımızı her zaman, bir şeyin, insanların ve olayların istediğimiz şekilde olmasını dileyerek geçiriyoruz (...)
Sayfa 161Kitabı okudu
Kişisel mutluluğumuz için başkalarını suçlarken, aynı anda huzurlu olmamız mümkün değildir. Bazı durumlarda, sorunun içerisinde, başkalarının ya da şartların da mutlaka katkısı vardır fakat kişisel mutluluğumuz için sorumluluğu üstlenip, üzerimize düşeni yapmamız gerekir. Sizi siz yapan içinde bulunduğunuz şartlar değildir; sadece sizin kim olduğunuzu ortaya çıkarır.
Reklam
Çoğumuz hayatımızdaki stresin en büyükkaynaklarından birinin sorunlar olduğunu düşünür. Bu bir dereceye kadar doğrudur. Fakat hissettiğimiz streslerin çoğu, problemlerin kendilerinden çok sorunlar ile kurduğumuz bağlarla ilgili olduğunu düşünmek daha doğru olacaktır. Diğer bir deyişle, problemlerimizi ne kadar sorun haline getiriyoruz? Onları acil bir durum olarak mı, yoksa, potansiyel bir öğreticgi ibi mi görüyoruz?
"Vermenin ödülü kendisidir" diye çok doğru bir deyim vardır. Verdiğiniz zaman siz de alırsınız. Gerçekte de size gelen karşılık verdiğiniz ile doğru orantılıdır. Size özgü yönteminizle, içinizden gelerek vermeye devam ettikçe, huzurunuz çok daha fazla artacaktır. Başta siz olmak üzere, herkes kazançlı çıkar.
En sevdiğim alıntılardan bir tanesi Alfred D'Souza'nın: "Uzun zamandan beridir hayatın -gerçek hayatın- başlamak üzere olduğu izlenimine kapılmıştım. Fakat her zaman yolumun üzerinde bir engel, öncelikle erişilmesigereken bir şey, bitmemiş bir iş, hizmet edilecek zaman, ödenecek bir borç oldu. Sonra hayat başlayacaktı. Sonunda anladım ki bu engeller benim hayatımdı" ifadesidir. Bu bakış açısı benim çok önemli bir şeyi fark etmemi sağladı: Mutluluk bir varış noktası değildir. Mutluluk yolculuğun kendisidir.
Bir çoğumuz gevşemeyi, hiçbir zaman için bitiremeyeğimiz "yapılacaklar listemizin" boşalmasından sonraya ertelemektedir. Hayatımızı bu yüzden mi büyük bir acil durum gibi yaşıyoruz?
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.