Tesadüf eseri karşıma çıkan,okuma listemde olmayan bir kitaptı. İyi ki karşıma çıkmış diyorum şimdi. Verilen mesaj, anlatılan konu ne kadar klişe görünse de yazarın içten anlatımı size kitabı sevdiriyor. Hayat zamanın akışında ilerlerken bizler kendimize, çevremize ne kadar da yabancı kalmışız, yara almışız. Asıl önemli olan bizim iç huzuru bulmakta imiş... Kitabı okurken kendimi birçok kez evet ben bunu yaşadım diyerek ilerledim. Sayfaları okurken karşılıksız yapılan iyiliğin yüceliğini tattım. Uzun cümleler kurup kendimizi ispat etmek yerine haklısın diyip susmanın, yolda giderken yerdeki çöpü alıp çöpe atmanın , küçük ama etkisi büyük şeylerin değerini anladım. Dünü, yarını değil de şimdiyi düşünüp yaşamak... Yazarın kalemini gönlünün yüceliğini çok sevdim.