Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anılar Kitabı

Yaşamak Hatırlamaktır

Ülkü Tamer

En Eski Yaşamak Hatırlamaktır Sözleri ve Alıntıları

En Eski Yaşamak Hatırlamaktır sözleri ve alıntılarını, en eski Yaşamak Hatırlamaktır kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Penaltı Golü
"Düzenli maçlar yapıyorduk artık. Kemal (Özer), Adnan (Özyalçıner), ben en has 'müdavim' lerdik. Adnan kalede oynuyordu. Kemal savunmanın belkemiğiydi. Memet Fuat, sırtında ceketi, orta alanda takımı yönetiyor, ayağına gelen topları milimetrik paslarla dağıtıyordu. Ben ise "gole giden bir panter" olarak koşturup duruyordum. Her keresinde 8-10 kişi oluyorduk mutlaka. Arada bir Demir Özlü, Ferit Öngören, Feridun Metin Aksın, Cemal Süreya, Edip Cansever de katılıyordu bize. Bir keresinde Asım Bezirci bile gelmişti." İşte o kafiyeli maç günlerinin birinde Cemal Süreya Memet Fuat'a bir teklifte bulunur. "Fuat, geç kaleye, üç penaltı atacağım. Üçü de gol olursa bizim bir arkadaşın şiir kitabını ücretsiz basacaksın." Memet Fuat bu hoş meydan okumayı kabul edip kaleye geçer ve başlar penaltılar. Cemal Süreya bu, Türk Şiiri'nin en incecisi, üç vuruşta da topu yollar ağlara şiirlerindeki gibi. Ama kaleci Fuat sözünü unutur. 1 yıl sonra Cemal Süreya'nın o arkadaşı başka bir yayınevinden yayınlatır kitabını. Hesapta olmayan 4. penaltı gölü o kitabın kapağındaki 5 kelimeyle gelir; Ahmed Arif - Hasretinden Prangalar Eskittim...
Penaltı Golü "Düzenli maçlar yapıyorduk artık. Kemal (Özer), Adnan (Özyalçıner), ben en has 'müdavim' lerdik.  Adnan kalede oynuyordu. Kemal savunmanın belkemiğiydi. Memet Fuat, sırtında ceketi, orta alanda takımı yönetiyor,  ayağına gelen topları milimetrik paslarla dağıtıyordu.  Ben ise "gole giden bir panter" olarak koşturup duruyordum.  Her keresinde 8-10 kişi oluyorduk mutlaka.  Arada bir Demir Özlü, Ferit Öngören, Feridun Metin Aksın,  Cemal Süreya, Edip Cansever de katılıyordu bize.  Bir keresinde Asım Bezirci bile gelmişti." İşte o kafiyeli maç günlerinin birinde Cemal Süreya Memet Fuat'a bir teklifte bulunur.  "Fuat, geç kaleye, üç penaltı atacağım.  Üçü de gol olursa bizim bir arkadaşın şiir kitabını ücretsiz basacaksın." Memet Fuat bu hoş meydan okumayı kabul edip  kaleye geçer ve başlar penaltılar. Cemal Süreya bu, Türk Şiiri'nin en incecisi, üç vuruşta da topu yollar ağlara şiirlerindeki gibi. Ama kaleci Fuat sözünü unutur. 1 yıl sonra Cemal Süreya'nın o arkadaşı başka bir yayınevinden yayınlatır kitabını. Hesapta olmayan 4. penaltı gölü o kitabın kapağındaki 5 kelimeyle gelir; Ahmed Arif - Hasretinden Prangalar Eskittim...
Reklam
Gençseniz; çevrenizde düşlerinizin içine tüküren biri mutlaka vardır.
"Hocam, niye evlenmediniz?" Her keresinde, bu soruyu ömründe ilk yanıtlıyormuş gibi, "Niye evleneyim?" derdi. "İyi bir kız alsak kıza yazık; kötü bir kız alsak bize yazık!"
seyircilerin küfürlerinden yakınırdı baba gündüz. bir arkadaşının küçük oğluyla maç dinliyormuş radyoda. seyircilerin ünlü "terane"si başlamış. çocuk, "gündüz amca, seyirciler ne diyorlar?" diye sormuş. baba gündüz, "hakemin yönetimini beğenmiyorlar, yavrum," demiş. "onu ilme davet ediyorlar, 'ilme hakem!' diye
Reklam
İlgi uyandıran bir başka şair, Asaf Hâlet Çelebi, mikrofonu bırakır, sahnede bir aşağı bir yukarı dolaşarak "Mariyya"sını mırıldanırdı. Arada bir durur, fotoğrafını çeken gazetecilere, "Çekmeyiiiin, kendimi sirkte vahşî aslan gibi hissediyoruuuum," der, sonra şiirini okumayı sürdürürdü.
"Seks filmleri"yle köşeyi dönmüş biri öfkeyle bağırıyordu: "Millete bak! Daha önce yaptıkları filmlerin senaryolarını kırpıp kırpıp, dizi yapalım diye televizyon kanallarına götürüyorlar. Ben böyle bir şey yapmaya utanırım!" "Doğru," dedim. "Senin yerinde ben olsam, ben de utanırım."
Bizim kuşak Varlık'la büyüdü. Her ayın 1'inde, 15'inde dergimizi elimize alınca yüreğimiz kıpır kıpır olurdu. Sayfalardan bize, bizden sayfalara edebiyat sevgisi akardı. Üçüncü hamur kağıt. Siyah-beyaz baskı. Çerçeveler içine sıkışmış şiirler. Arada desenler. Kapak içinde Yaşar Nabi'den "okura mektup". Neredeyse iki sayıda bir "kitap fiyatları çok yüksek" yakınmalarını yanıtlardı Yaşar Nabi: "Sinema bile 125 kuruş. Kitap, sinemadan ucuz. 1 lira. Üstelik kitabı saklayabilir, okumaları için arkadaşlarınıza da verebilirsiniz."
230 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.