Yedi Derste Vicdan Muhasebesi kitaplarını, Yedi Derste Vicdan Muhasebesi sözleri ve alıntılarını, Yedi Derste Vicdan Muhasebesi yazarlarını, Yedi Derste Vicdan Muhasebesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kitap adını son öyküsünden alıyor. Genel itibari ile Yekta Kopan tarzını tüm hikayelerde görüyoruz. Üç Korner Bir Penaltı ve Newton'un Üçüncü Yasası hikayeleri o kadar güzeldi ki kitabı toparlamaya yetmiş fazlasıyla. İlk okunabilecek kitapları arasında yer alabilir. Eski yıllarda yazmış olduğu kitapların vurucu etkisinin daha düşük olduğunu düşünüyorum. Kısaca hikayelere göz atalım.
1-Şey : Hayatının iplerini hep başkalarına vermiş ezik bir adamın içindeyiz, öykü güzel ilerliyor fakat bundan başka bir katkısı yok.
2- Afrika'dan Çok Güzel Hayvanlar Geldi : Ailesinin yanında yaşamaktan dolayı keyif alan (almak zorunda kalan) yine nispeten ezik bir adamın psikolojisindeyiz. İki hikaye üst üste gelince bunalıyor insan biraz.
3- Üç Korner Bir Penaltı : Samimi bir öykü, sokak diliyle yazıldığı için hoşuma gitti.
4- Newton'un Üçüncü Yasası : En güzel hikaye kitaptaki. Bir kaza ile birleşen hayatlar. Hepsi de ayrı ayrı roman olabilir. Gündelik durumları etkileyici biçimde anlatabilmiş.
5- Joker: Kısa ve güzel bir hikaye. Hayallerin gerçeğin önüne geçtiği zamanlar.
6- Er Ryan'ı Kurtarmak : Vatansever birisi iseniz, dokunaklı gelecektir. Kore Savaşına ilişkin çok iyi bağlanmış bir hikaye.
7- Yedi Derste Vicdan Muhasebesi : Konu güzel, güzel düşünülmüş olmasına rağmen işlenişi nedeniyle ortalama kalmış bir hikaye bana göre.
Bu dünya yeri geldiğinde kafasındakileri silebilenlerin dünyasıdır.
İlkokuda anneniz silginizi boynunuza astığı için nefret dolu olmasaydınız bütün bu anlattıklarımı silerdiniz, sayenizde ben de temizlenmiş olurdum.
Ben şu anda çok ciddi konularda fikir yürütüyorum. Fikir, yürütülen bir şeydir, siz bilmezsiniz. Ben her sabah işe gitmeden fikirlerimi yürütürüm. Dört numaradaki komşumuz, varisleri özel çoraptan bile belli olan yaşlı annesini yürüyüşe çıkarır, karşı apartmandaki mühendis bey köpeğiyle dolaşır, ben de fikirlerimi yürütürüm. Yürüyün bre fikirlerim, istediğiniz ağaca pisleyin, yeter ki eve yapmayın, biliyorsunuz Zerrin, evde fikir pisliğine çok kızıyor.
Ortaokulda, lisede okuduğumuz tarih kitapları geliyor aklıma. O kitaplarda bir-iki cümleyle geçiştirilen Kore savaşı hakkında bildiklerimi hatırlamaya çalışıyorum. Birleşmiş Milletler, NATO, müttefiklerimiz, Türk'ün kahramanlığı sözleri uçuşuyor beynimde. Sonra artık televizyondan izlemeye başladığımız savaşları düşünüyorum. Hava saldırıları, canlı yayında yaşanan patlamalar, yıkılan evler, ölümler... Katliamlar... Hiçbiri Vedat Amca kadar gerçek gelmiyor bana. Uzun uzun ona baktığımı görünce kim bilir kaç kere donma tehlikesi geçirmiş ufak elleriyle, devam et dercesine bir işaret yapıyor.