Erdal Öz'ün direnmenin ve uzlaşmazlığın çabası olarak adlandırdığı bu roman, 1975 Orhan Kemal kitap ödülü almış, Orhan Kemal tarafından kendisinden övgüyle bahsedilmiş bir çalışmadır.
"Yasaklı kitapları"okuması üzerine siyasi suçlu etiketi ile türlü işkence ve zorbalıklara maruz kalan ve bunlara direnmek kudretini gösteren bir ana kahraman üzerinden toplumun kanayan bir yarasına işaret ediliyor. Bir koğuşta yatan suçluların evvela isimsizleşmesi, ardından her birinin Nuri ismiyle kendini tanıtması. Siyasi suçlu olarak hapse atılan bir gencin maruz kaldığı türlü işkenceler ve bunca kimliksiz sayılmaları, kişiliklerine yönelik hakaretlerin ardından ilk kez kendisine isminin sorulması ve kendisini de Nuri olarak tanıtması. Direnen adamın destanıdır bu roman. Çok ince mesajları olan bir direniş romanı.
Kitaptan kopamıyor, anlatılanların parçası oluyorsunuz ve kitap bitince parçalanmış olduğunuzu, yaralı olduğunuzu fark ediyorsunuz. Derin bir utanç ve usanç ile .. Yaralı olan ya da yararlanmayı göze alanlar okusun..
YaralısınErdal Öz · Can Yayınları · 20191,918 okunma
Bu adamları, egemenler, toplum adına suçlu saymışlar, ayırmışlar onları, toplum dışı bir yerlere tıkmışlar. Ellerinden de uygarlık buluntusu ne varsa almışlar, asıl böyle cezalandırmışlar onları; insan olmaktan çıkarmışlar. Artık toplumdan da insanlıktan da soyutlanmış böyle bir yaratığa "insan" demek için kendini zorlamanın ne anlamı var. Buradaki bütün bu ilk insanlara, güneşsizlere, değişik, yeni bir ad takmak, örneğin belki de Nuriler demek, daha doğru olmaz mı?
Göğsünde onulmaz bir çukur açılmıştı sanki. Bir ara kocaman bir göğüs geçirmiş, açılan büyük çukuru kapatır, örter, giderir gibi olmuştu; ama göğsündeki çukur günler boyu içten içe sızladı durdu, onu yaralı bir yürek gibi taşıdın durdun içinde.
Herkes kendi derdinde. Ne balkonlar, ne düşen, acı çeken, yaralanan, vurulan, ölen çocuklar, hiçbiri, hiçbiri önemli değil onlar için. Gerçekten öyle mi acaba?
Sonra o ayrılık vakti gelmiş olmalı ki, her şeyin altüst edildiği odalardan çuvallara tıka basa doldurulan kitaplarla birlikte seni de alıp götürdüler.
...
Götürülüşün böyle oldu.