Öteki kişi kaçınma ya da ağırlıklı olarak kendini savunma havasındayken sohbete başlamayı umuyorsanız, yoğunluğu artırmanız değil, azaltmanız gerekir.
Sayfa 216Kitabı okudu
Öteki kişinin davranışına neyin “neden olduğunu” asla kesinkes bilemeyiz; kendi adımıza bunu bilmek yeterince zordur zaten.
Sayfa 218Kitabı okudu
Hiçbir özür, dişini sıkıp zamanla öteki kişiyle yakın ilişki kurmanın yerini tutamaz. “Özür dilerim,” demek de, ihaneti iyileştirmenin ve güveni yeniden sağlamak için ne gerekiyorsa yapmanın yerini tutamaz.
Sayfa 190Kitabı okudu
Bir özre ya da onanmaya ihtiyaç duyduğunuz için konuşmayın. Bunun yerine, kendiniz hakkında, kendi adınıza söylemek istediklerinize odaklanarak konuşun.
Sayfa 196Kitabı okudu
Dijital çağda gündelik yaşamımızda yer alan, üretken olmamızı engelleyen, gereksiz ve dikkat dağıtıcı özeliklere sahip birçok uyarıcının etkisinden kurtulduğumuz anda JOMO'yu yaşamaya ve keyif almaya başlarız. Bu bağlamda JOMO, dijital ortamın etkisinden kurtulmanın özgürlüğünü yaşamayı yansıtmakta ve esasen "bir şeyleri kaçırma mutluluğu" olarak da ifade edilmektedir, Bağımlılığın olumsuz etkilerinin farkına varan tüketicilerin anlayışını yansıtan JOMO, internet teknolojilerini kullanmadan geçirilen zamanı "keyif" olarak değerlendirmektedir.
Sayfa 120Kitabı okuyor
Çok hızlı ve yüzeysel bir ritimde yaşıyoruz. Şimdi daha fazla insanla(!) iletişimde olduğumuza inanıyoruz, bu bir tür illüzyon. Bu illüzyon nedeniyle, yanımızda nefes alıp veren insanla derinden ilişki kurma şansını bitiriyoruz. Mekanik sesler. Insanlar arasındaki o yakınlığın yerini aldı. Milyonlarla iletişim halinde temasta olmak yakınlık ve insani yönü konusunda daha büyük bir yoksulluğa yol açıyor.
Sayfa 110Kitabı okuyor
"Insan bir şeye dikkatini verdiği anda, o sey bir ot parçası da olsa kendi içinde gizemli, muhteşem, tarif edilemez derecede muazzam bir dünyaya dönüşüverir."
Henry Miller
Sayfa 105Kitabı okuyor
Açık ve net iletişim kısa süreli olarak bizi kötü hissettirse de uzun vadede daha mutlu olmamızı sağlar. Öbür türlü daimi bir kırgınlık hissiyle dolasmamiz olası."Kırgınlık, kendiniz zehir içip kırgın olduğunuz kişinin ölmesini beklemeye benziyor" diye bir söz okumuştum, ne kadar doğru.
Sayfa 90Kitabı okuyor
Konuşmanın sona ermesini gerçekten istiyorsak, öteki kişiye sakin olduğumuzda yaklaşıp, konuyu yeniden açmamız gerekir.
Sayfa 170Kitabı okudu
Bilgi Ağacı
İnsanların oluşturduğu yapıların çoğunluğunda, bugün bile bu sihirli rakam bir eşiktir. Bu eşiğin altındaki topluluklar, işyerleri, toplumsal ağlar ve askeri birimler, varlıklarını bireylerin karşılıklı olarak birbirlerini yakından tanımaları ve dedikodu sayesinde sürdürürler. Bu yüzden de düzeni korumak için resmi rütbeler, sıfatlar ve kurallar gerekmez.5 30 askerden oluşan bir müfreze, hatta 100 askerlik bir bölük bile yakın ilişkiler sayesinde sorunsuz işleyebilir ve en az seviyede resmi disipline ihtiyaç duyar; saygı duyulan bir çavuş, “bölüğün kralı"dır ve atanmış subayların bile ötesine geçen bir otorite oluşturabilir. Küçük bir aile şirketi yönetim kurulu, müdürler, genel müdür ve bir muhasebe departmanı olmadan da hayatta kalabilir ve çok başarılı olabilir
