İnsan ve Tabiat

Seyyid Hüseyin Nasr'ın İnsan ve Tabiat kitabında çok çarpıcı bir cümle var, diyor ki: "Batılı akıl tabiata bir sevgili gibi değil, bir yar gibi değil, bir fahişe gibi muamele eder."
Sayfa 22 - Turkuvaz KitapKitabı okudu
Toprağı yağmalanacak bir parça olarak gördüğünüzde bambaşka davranırsınız, o toprağı korunacak bir yer olarak gördüğünüzde bambaşka davranırsınız.
Sayfa 48 - Turkuvaz KitapKitabı okudu
Reklam
"Yitirelim kendimizi, kendi kendimizde değil, kendi kurduğumuz düşüncelerde değil, her duygunun, düşüncenin, her gücün kaynağı olan tabiatta yitirelim."
“Bu arada paranın hammaddesi olan gümüş ve altın ancak gerçek değeri kadar itibar görüyor, o da elbet demirinkinden daha az. Tıpkı ateş ve su gibi, demir de insanlar için elzem; oysa kıtlık değeri gibi aptalca bir kavrama takılmasak gümüş ve altın olmaksızın hayatımızı pekâlâ sürdürebiliriz. Çünkü Tabiat Ana, toprak, hava ve su gibi en büyük nimetleri şefkatle ve bile isteye burnumuzun dibine koymuş, işimize yaramayan şeyleri de gözümüzden saklamış.”
Sayfa 81 - CanKitabı okudu
Bütün hücreleri ile odaklanmış bir insanın, tüm varlığı ile birşey istemesi ve ona inanması doğanın gözünden kaçmaz, enerjinin ona akması kuantum'un da kabul ettiği bilimsel bir buluştu. İnsan, enerji olan doğanın bir parçası, enerjinin diğer yarısıydı. Enerji de ebed ve ezeldî. Xeyrî bunun böyle olduğunu bilmiyordu ama ama yaşayarak öğrenmişti.
Sayfa 45 - Weşanên AryenKitabı okudu
doğanın efendisi değil, parçası olarak biz, hepimiz.
Balinaların haklarını kim konuşacak? Dağlardaki ağaçların, ağaçlarda yaşayan kuşların, böceklerin haklarından kim bahsedecek? Derelerin kuruması ve kurbağaların yok olmasından kim sorumlu olacak?
Sayfa 242Kitabı okudu
Reklam
94 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.