Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Tarih-Anlatı-Mitoloji

Profil
388 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
Şu savaşlar olmasa dünya ne güzel olurdu değil mi? Bu kitapta yine savaş çıkıyor karşımıza Peru Valisi olmak isteyen Pizzaro ve ünvan peşinde koşan Gabrielle İmparator Atahuallpa'yı esir eder. Gabrielle ilk gördüğü andan beri Anamaya'ya aşık olmuştur. Anamaya İnkalılarla hareket ederken Gabrielle Pizzaro ile hareket etmek zorundadır. Tarihin sayfalarını bu güzel kurgu ile geçmek merakla kitabı biran evvel bitirmemi sağladı.
İnka 2 - Manco'nun Öfkesi
İnka 2 - Manco'nun ÖfkesiAntoine B. Daniel · Sistem Yayıncılık · 200170 okunma
442 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 günde okudu
bir arkadaşımın tavsiyesi ile başladığım bu kitap elimden düşmedi. Üç kitaptan oluşan seri bir roman. Eskitarihi olaylar, mitoloji ilginizi çekiyorsa sakın kaçırmayın, mutlaka okuyun derim.Sade bir dille yazılan ve anlaşılması kolay bir roman. 1. kitapta İnka saldırısından sağ kurtarılan Anamaya, dört bucak imparatorluğunun kuzeydeki başkenti Quta'ya götürülür. Ölüm döşeğinde olan Huayna Capac bu kızın gözlerini görür görmez Ay Tanrıçası tarafından gönderildiğine inanır. Son gecesinde İnkaların bütün sırlarını Anamaya'ya emanet eder ve geleceği fısıldar. Tarih sayfalarında böyle güzel bir kurgu ile gezmek çok güzeldi. Okumanızı tavsiye edeceğim bir kitap.
İnka - Güneşin Prensesi
İnka - Güneşin PrensesiAntoine B. Daniel · Sistem Yayıncılık · 2001142 okunma
Reklam
640 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
Ramses serisinden ve Mısır antik yaşantısından kendimi alamayarak bu kitabıda okudum. Bu kitap bir arkadaşım aracılığı ile elime geçince bunun okudum. Lakin Ramsesten sonra gelen Nefer Seti'yi anlatması okuduğum Ramses üzerine harika oldu. Aslında bu yazarında kitapları seri halinde. Daha sonra bunun serilerinide okuyabilirim. Nefer Seti döneminde Mısır veba hastalığı ile boğuşuyor ve aynı zamanda Nil Nehri kuruyor. Buna çare bulmak için Nil Nehri'nin kaynağına yolculuk yapıyor. Tabii başına türlü dertler geliyor. Büyücü Taitadan yardım almaya gidiyor. Çok sürükleyici bir roman.
11. Yazıt
11. YazıtWilbur Smith · Altın Kitaplar · 2007276 okunma
327 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 günde okudu
Bu serinin son kitabını da zevkle okuyarak tamamlamış oldu m. Bu kitapta Ramses artık yaşlı 50 yaşında cümlesi beni güldürdü. Şimdiki zamanda 50 yaş orta yaş olarak geçerken o dönemde ölüm yaşı çok erken olduğu için yaşlı kategorisine giriyor. Ramses adil ve barış yanlısı bir hükümdar olduğu halde, Hititlilerden sonra ülkesinin refahı için Libyalılarlada savaşmak zorunda kalıyor. Bu savaş ülkesi ve kendi için çok zorlu bir süreç aama hükümdarlığı boyunca Mısır'ı kimsenin işgal etmesine izin vermiyor.
Ramses - Batı Akasyası'nın Altında
Ramses - Batı Akasyası'nın AltındaChristian Jacq · Remzi Kitabevi · 20111,035 okunma
350 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 günde okudu
3. kitapta anlatılan Kadeş savaşı sonrası, 4. kitapta yapılan Kadeş anlaşması anlatılmış. Mısır'ın kraliçesi Nefertari'ye tapınak yaptırıyor. Bu tapınağın inşası, yönetimde kraliçenin etkisi ve Ramsesle olan büyük aşklarına yer verilmiş bu kitapta.
Ramses - Ebu Simbel'in Kraliçesi
Ramses - Ebu Simbel'in KraliçesiChristian Jacq · Remzi Kitabevi · 20111,121 okunma
350 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 günde okudu
Antik Mısır ve mitoloji seviyorsanız mutlaka okumanız gereken 5 kitaplık serinin 1. kitabı bu. Ben bununla okumaya başlayıp 5 kitabıda arka arkaya bitirdim. Çünkü tarihin devamını merak ediyor ve tamamlamak istiyorsunuz. Bu kitapta Mısır Firavunu 1. Seti tahta ve 2 oğlu var. Biri Şener diğeri Ramses. Büyük oğlu Şener tahta geçmesi beklenirken daha adil ve vicdanlı olan küçük oğlan Ramses tahta geçiyor. taht kavgasının anlatıldığı muhteşem kitap.
Ramses - Işığın Oğlu
Ramses - Işığın OğluChristian Jacq · Remzi Kitabevi · 19981,979 okunma
Reklam
280 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Türk Mitolojisi
Türk Mitolojisi
Türk Mitolojisi
Anthony E. Ocean
Anthony E. Ocean
Kitap kısa kısa Masal ve öykülerden oluşmakta bazen benzer anlatılara yaşadığımız yerler de ki, kimi bölgelerde de rastlamakta benzer masalları büyüklerimizden sıkca dinlediğimizi anımsarız. Anadolu Söylenceleri (Mitleri) Anadolu'da dağların, taşların, ağaçların, Nehirlerin ve insanların söylenceleri hikâyeleri ve efsaneleri hepsi de birer ibret numunesidir. Bu efsaneler yüzyıllar boyunca kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Bu efsaneler kendi başlarına Anadolu mitolojisini teşkil edecek kadar çok derindir. Ne söylenenleri ne de zamanları belli olmayan bu efsanelerin hepsi de birbirinden değerli ve ilgi çekici niteliktedir. Kimi türkülere, şarkılara, romanlara konu olan efsaneleri, yediden yetmişe herkes bir miras gibi sahiplenmiş ve anlata gelmiştir. İbret dolu yönleriyle ahlaki derslerve hatta zaman zaman ödevler verir bu efsaneler. Toplumların manevi tarafını güçlendirir. Uzun kış gecelerinin en güzel eğlencesi olan bu kadim miras, modern zamana ve onun ağır teknolojisine bile direnmeyi başarmıştır. Efsaneler ilk bakışta gerçek üstü anlatıma sahip öyküler gibi görünse de onlar aslında olağandışı olayları yorumlayan halk hikâyeleridir. Hepsinde onur, erdem ve derin bir sevgi vardır. Zaman değişir, asırlar geçer fakat her biri birer şahaser niteliği taşıyan bu efsaneler asla unutulmaz. S. 194 -194
Türk Mitolojisi
Türk MitolojisiAnthony E. Ocean · Olympia Yayınları · 2022176 okunma
Lokman Hekim doktor ve eczacıymış. Dükkânında her türlü hastalığın devası olan ilaçlar varmış. Hastalar içeri girdiklerinde, hastalıklarına iyi gelecek olan ilaç şişesi sallanırmış. Birgün, içeri birisi girmiş. Ancak hiçbir şişe sallanmamış. Lokman Hekim, bunun üzerine: “Senin hastalığının çaresi yok, öleceksin.” demiş. Adam ölümden kurtuluşun olmadığını öğrenince çok üzülmüş. Her şeyini satmış. Yanına bir at, tüfek ve av köpeği alarak dağlara çıkmış. Vurduğu hayvanları yiyip, yörüklerden yoğurt, süt alarak yaşıyormuş. Bu arada hastalığı da iyice artmış. Bir ağacın altına gelmiş. Atını bağlayıp köskelmiş. O sırada bir yörük kadını, bir tas sütü saylığa koymuş. Yılanların sütü sevdikleri bilinir. Tasa yaklaşan bir yılan, sütü içmiş, sonra da zehrini süte kusmuş. Tas, yemyeşil olmuş. Ağrıları iyice azan adam: “Gidip şu zehri içeyim de ölüp kurtulayım.” diyerek zehirli sütü içmiş. Bir süre sonra ishal olmuş ve kusmaya başlamış. Ancak oldukça hafiflediğini hissediyormuş. Ölmek için içtiği zehirden sonra daha iyi olduğunu görmüş. Gün geçtikçe iyileşmiş ve hastalığı tamamen geçmiş. Lokman Hekim’e gidip: “Sen, bana öleceğimi söylemiştin. Ama ölmedim.” demiş. Bunun üzerine Lokman: “Ben, sana ala ineğin sütünü nereden bulayım, sütü yılana içirip, nasıl tasa kusturayım. Hastalığının çaresi vardı; ama bu ilacı temin etmek zor olduğu için öyle dedim.” diye cevap vermiş. O gün bu gündür tas ve yılanın eczacılık ve tıp biliminin simgesi olması, halk tarafından Lokman Hekim’e dayandırılır .
Sayfa 212 - Mitoloji Tarihi YayınlarıKitabı okudu
Türklerin islamiyet'i kabul etmesiyle birlikte, Türk yaşamı her yönüyle ciddi bir değişim evresine girmiştir. Maddi ve manevi tüm kültür değerlerine ve yaşayış biçimine yansıyan bu yeni inanç yapısı, Türklerin mitolojik algılarını da değiştirmiştir. Bu nedenle Islamiyet'ten önceki şamanist öğelerin ağır bastığı değerlerin yerini, İslami öğeler almaya başlamıştır.
Sayfa 118 - Mitoloji Tarihi YayınlarıKitabı okudu
Erken dönem Türk kaynaklarının esasını üç unsur teşkil eder. Sözlü kaynaklar, arkeolojik buluntular ve yazılı kaynaklar. Sözlü kaynaklar bütünüyle mitolojik kaynaklar olan destanlardır. Bu destanlar oluşturulduktan asırlar sonra kaleme alınmıştır. Arkeolojik buluntular zaman içinde peyderpey bulunarak tarih için ipucu teşkil etmişlerdir. Yazılı kaynaklar ise birinci dereceden önemli ve kabul gören kaynaklardır. Fakat erken dönem için Türk tarih yazıcılığından bahsetmek mümkün değildir.
Sayfa 29 - Mitoloji Tarihi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Türkler, Orta Asya'nın kuzey doğu bölgesinde bulunan Baykal Gölü'ne dökülen Orhun ve Selenge ırmakları boylarında ortaya çıkmış, ancak atı bir ulaşım aracı olarak kullanmayı başardıklarından, bütün Orta Asya'ya yayılmışlar ve egemen olmuşlardır.
Sayfa 25 - Mitoloji Tarihi YayınlarıKitabı okudu
Destan bir ferdin, bir sanatkârın değil milletin ortak dehasının ve zekâsının ürünüdür.
Sayfa 14 - Mitoloji Tarihi YayınlarıKitabı okudu