Türkiye'yi, hâlihazırda kıvrandıran yalnız, etnik aidiyetlere dayandırılan kimlik iddialarının beslediği bir kriz olsa başedilmesi nisbeten kolay olurdu; ama, biliyoruz ki, tek 'kriz'imiz bundan ibaret değil.
..Çok önemli günlerden sonra öz vatanımıza kavuştuk. Başımızın üzerinde dalgalanan şanlı bayrağımız, hürriyet ve istiklalimizin ebediyen dönüşünü müjdeliyor.
Türk Başkomutanı'nın ordusu için halktan çarık-marık istediği duyulmuştu. Kahkahayı bastı. Trikupis bu iyimser albayı uyarmak gereğini duydu:
"İhtiyatı elden bırakmayın Albay Kalinski. Ayağı çıplak Türk askeri bizi iki kez yendi. Son savaşta da çok iyi dövüştüler. Şimdi daha da sert dövüşeceklerdir. İki yan için de çok kritik bir savaş olacak. Karım gönüllü hemşire olmak istedi. Düşündüm ki bu savaşta bir kişi bile çok önemli. Bu yüzden isteğini kabul ettim. O da ordu hastane- siyle birlikte cepheye gidecek...