Sofie'nin Dünyası okuyup sevdiğim için bu kitabı büyük merakla aldım. Sanırım beklentim çok yüksekti, kitabı sevemedim. Anlatımı pek eleştiremiyorum, bunun nedeni 15 yaşında bir çocuğun anlatımından ve ölmüş olan bir babadan gelen mektuplardan oluşuyor kitap. Sofie'nin mektupları kadar etkileyici değildi kesinlikle.
Konu olarak büyük umutlar besleyip, sonrasında bir dumur oldum. Her şey çok somut bir şekilde, hatta bana göre oldukça basit bir şekilde, açıklanmış. Yaşananlar, düşünceler, karakterler çok tahmin edilesi. Kitabın sonu da buna dahil. Karakterlerin hiçbiri ile (baba hariç) duygusal bir bağ kuramadım, tuhaf gelse de hiçbirini sevmediğimi de rahatlıkla söyleyebilirim.
Yine de yaşı 12/15 arasında olan arkadaşlarımızın zorlanmadan okuyabileceği, ve belki de sevebileceği bir kolaylıkta.
*Kitap ile ilgili sevdiğim şeyler de var elbette. Bunlar kızın, "portakal kız" olarak betimlenmesi (oldukça tatlı, anlamlı hikayaye göre), aralarında ilk başta geçen esrarengiz diyaloglar ve kesinlikle kitabın kapağı oldu. :)