Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Liber epifani

Liber epifani
@liber_epifani·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Beyaz Kalp
Beyaz KalpJavier Marias
8.2/10 · 532 okunma
Reklam
Liber epifani
@liber_epifani·Bir kitabı okumaya başladı
Yaşadığım Gibi
Yaşadığım GibiAhmet Hamdi Tanpınar
8.7/10 · 387 okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
İz
İzForrest Gander
6.3/10 · 33 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yazar,eski bir fotoğrafa bakıyormuş gibi görür geçmişi.Fotoğrafçı anıyı bir anda dondurabilen tek kişidir.Ve fotoğraf sadece ana aittir.Bu tek anının ötesine gidemez;başka bir şey göstermez.Fotoğrafın kendisi hafizasıdır.Olsa olsa bir simgeye ya da kavşaktaki bir işarete dönüşür.Kim bilir,bu yollardan bir zaman içinde örtülmüş gizli bir anıya çıkabilir.Hafıza çok katmanlıdır;mimarisi bu hafızayı taşıyanın niyetlerine göre çeşitlilik gösterir.Geçmişin yazılmamış kaydıdır.Tek ortağı unutmadır.
Reklam
Liber epifani
@liber_epifani·2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
3/50 kitap - %6 tamamlandı
3 kitap okudu
50 kitap
854 sayfa
0 inceleme
1 alıntı
5 günde 1 kitap okumalı.
"İnsanlar doğruyu ararken iki adım ileri bir adım geri giderler. Istıraplar, hatalar, yaşamdan duydukları sıkıntı onları geriye atar ama doğruya duydukları iştah, inatçı irade onları hep ileri, hep ileri taşır. Ve kim bilir? Belki asıl doğrunun kıyılarına da erişirler..."
Sayfa 124Kitabı okudu
Herhangi bir giz senin içinde hapis kaldığı sürece ,kölendir.Ama başkasına açtığın an,sen onun kölesi olursun.
Sayfa 146Kitabı okudu
Zaman zaman kendime ,Tanrı'nın insanoğlunu yeryüzüne sırf öbür hayvanlara ne denli dürüst ve ince olduklarını kanıtlamak için mi getirdiğini sorarım.
Sayfa 117Kitabı okudu
Ne mutlu,yüreği dostluk sevgisiyle yanıp tutuşana.Yalnız odur yalnızlığı daha az öldürücü ,yaşamı da çekilir kılan.
Reklam
Yoksulluk ve acı insanı içten kılar. Ben daha da ileri gidip, acı çekmenin insanda sevinç yarattığını söyleyeceğim. Kolay elde edilen mutluluğun kırılganlığı, alın teriyle tadılmamış hazzın bayağılığı, Narkissos gibi, cıvık bir duygusallıkla kendine hayran olma sinirlerimizi yorar, insanı yaşamın asıl insani değerlerinden yoksun bırakır, büyük acılarla karşılaşmamış insanlara özgü tek yanlı yaşam kaynaklarını kurutur. Bu yaşam kaynakları da doğadaki su kaynakları gibidirler; düzenli bir biçimde, her geçen gün biraz daha gür akabilmeleri için, ele alınıp işlenmeleri, genişletilmeleri, derinliğine kazılmaları gerekir. Oysa sevinç kaynaklarımızın akışını gürleştirecek bir tek kaynak vardır yeryüzünde: Acı. Evet, yalnız o içten kılabilir insanı, ama bunun için de, acıyla ezilen kişinin kendine ters bir hayranlık duymaması gerekir, çünkü bütün iş, ömür boyu kuş gibi hafif olmaksa, elimizden akıp giden altınların hafifliğini hissetmek, bitlerin kalıcı izini taşımaktan çok daha iyidir. Yoksulluğun hayranı olmadığım gibi, onun verdiği sersemce acıya da hiç mi hiç düşkün değilim; ancak, bir kez yoksulluk denizine yuvarlanmışken,gülünç bir umutsuzluk içinde suyun yüzünde kalmaya savaşmaktansa ,alabildiğine derine inmeyi yeğlerim.Bende gördüğünüz,sizi ürküten o kişilik,o dinginlik,yazgıya boyun eğiş ,işte bundandır.
Yaradan'ın paylaşılsın diye yarattığı bunca güzelliğin tadına varan tek insan olduğumu fark ettiğim ve mutsuzluğa gömüldüğüm günden beri dostluğun ardındayım! Yalnız, ne anam ne sözlüm saydığım kız ne de tanıdığım öbür insanlar daha dünyanın farkındayken, kiminle paylaşayım bütün güzellikleri? Ve sizden daha iyi kim anlayabilir, insanın kendini, evinde ve kentinde yabancı hissetmesinin dayanılmazlığını; içinde, varoluşumuzun en büyük, en güçlü sevinçleri demek olan tutkulardan, düşlerden kurulu bir dünya taşıdığı için serseri diye nitelendirilmenin yıkıcılığını? Zaman zaman sevdiğim kişilerden kaçıyor, tek başıma buraya geliyor, bütün öfkemi şu ırmağa döküyor, ondan bana bir dost, benim gibi bir serseri göndermesini diliyorum!
706 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.