Bir çırpıda biten zihni yormadan benlik, iç dünya sorgulaması yapmak için kapı aralayan eser. Okurken Samed BEHRENGİ'nin Küçük Kara Balık kitabını hatırlattı. Üsluplarını benzettim, hikayenin bitmesi (daha doğrusu bitiş tadında başlangıç) Behrengi gibi yeni bir ufuğa yelken oldu. Beğendim çok beğendim..
Sen kim oluyorsun ki sana bir tekne vereyim, Sen kim oluyorsun ki bana bir tekne vermeyeceksin, Ben bu krallığın kralıyım ve krallıktaki tüm tekneler bana aittir. ,Bu gidişle onlar sana değil sen onlara ait olacaksın.
"Nereye gideceğinizi bilmiyorsunuz. Nereye gideceğini bilmemek ne demek? Her yere gidilebilir demek. Yani insan her yere eşit oranda gidebilirse kaybolmuş demektir. Kaybolmamak belli bir yere gidebilmektir, bir istikamet sahibi olmayı gerektirir."
Ölümün bize telkin ettiği en büyük hakikat mülkiyesizliktir. Çokça ölümün gözlerinin içine bakarsanız ne dediğini anlarsınız. Ceplerimizdekini boşaltmamızı söyler. Bir insanı şair, ârif ve hakîm yapan kazanılmış yoksulluğudur.