Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Erken gelmişti sonbahar; hem erkenciydi hem yağmurlu hem soğuk hem de hastalık ve intiharlardan yana zengin.
Madde bir: Ben hiç de "Tanrı'nın suretinde ve onun benzeri" olarak yaratılmış değilim. Ben hiçbir şey bilmem, elimden hiçbir şey gelmez, üstelik iyi bir insan da değilim! Evet, değilim! Madde iki: Tanrı benim neler çektiğimi bilmiyor ya da biliyor, ama yardım edecek gücü yok ya da biliyor, ama yardım etmek istemiyor. Madde üç: Tanrı her şeyi bilen değil, her şeye gücü yeten de değil, acıyıcı ve esirgeyici hiç değil. Sözün özü, Tanrı diye bir şey yok! Tanrı, bir uydurma, her şey, bütün hayat uydurma! Kimse beni kandırmaya kalkmasın!
Reklam
"Elli yedi yıldır şu dünyayı çiğneyip duruyorum."
İşçi, devrim için ayaklanıyor; üretim araçlarının, emek araç ve gereçlerinin, ürünlerin adil dağıtılmasını istiyor. İktidarın tartışmasız sahibi olduğunda işçi devletin varlığına katlanacak mı sanıyorsunuz? Kesinlikle hayır. Herkes kendi yoluna gidecek, korkusuzca yaşayabileceği sakin bir köşenin peşine düşecektir.
Bir yerlerden gelen demir üzerine inip kalkan uzak çekiç seslerine, birinin yüreği dağlanıyormuşçasına yükselen hazin bir şarkı karışır, şarkıdan geriye yürekte kül gibi bir hüzün kalırdı.
Olağanüstü serüvenler, yüce başarılar hayal etmeyi öğrenmiş biriydim ben artık. Hayatımın zor günlerinde bunun çok yardımını gördüm; böyle günlerim de hiç az olmadığı için, daha da çok hayallere gömüldüm, bu işte gitgide daha hünerli, başarılı oldum. Dışarıdan bir yardım beklemediğim gibi, mutlu bir rastlantı umudu da beslemiyordum. İrademin giderek çelikleştiğini, hayat şartları çetinleştikçe daha güçlü, hatta daha akıllı olduğumu fark ediyordum. İnsanı var eden şeyin, onun çevre koşullarına direnci olduğunu çok erken anlamıştım.
Reklam
Çok az ağlardım , o da yalnızca kalbimi kırıklarında yoksa acı beni ağlatmazdı.
Sayfa 5
Babanla vedalaş yavrum... Onu bir daha göremeyeceksin... Öldü baban. Nasıl vakitsiz öldü hem de!..
Sayfa 2
"Neden ağlıyorsun?" "Boynum acıdı." Aslında acıyan yüreğimdi.
Hemen herkes "ilk aşk"ın öyküsünü övünmeden, temiz, sevecen bir dille ve hüzünle anlatırdı ve ben bu olayın, anlatıcının hayatındaki en güzel an olduğunu anlardım. Çoğu anlatıcı için belki de tek güzel an.
Sayfa 345
Reklam
Ölmek zor iş değil, önemli olan yaşamayı bilmek…
Sayfa 317Kitabı okudu
Şunu unutma: kadınlara saygı duymak gerekir.
Hepimizin durumu zor, acı soluyoruz, keder giyiniyoruz. Övünebileceğimiz hiçbir şeyimiz yok. Hepimizin gözlerini kapamadılar, bazılarımız kendileri kapıyor gözlerini, evet.
Ruhumuzu öldürmek için Tanrı'yı yalanlara, iftiralara bürümüşüz, ruhumuzun öldürmek için onun yüzünü çirkinleştirmişiz.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.