Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mehmet

Mehmet
@mfk0192
İnsan yaşadıklarını görür , gördüklerini yaşamaz .
Sabitlenmiş gönderi
" Gelişi güzel sevmeyin , sevişi güzel sevin ."
Reklam
Ah azizim keşke mümkün olsa:))
Karşımdaki kadın yüz yaşında, bin yaşında olmuş vız gelir bana, yeter ki anlasın.
Sayfa 443 - Engin Yayıncılık
Başıma şu ya da bu şapkayı giymişim ne değişir? Aşk da öyle. Hani hiç şapka giymesem de olur. İşime yarıyor da ondan giyiyorum... Aşkı da işe yaradığı için kullanırım.
Sayfa 443 - Engin Yayıncılık

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Kadınlar ve Aşk" bundan daha can sıkıcı bir şey düşünülemez.
Sayfa 443 - Engin Yayıncılık
İnsan kendinden başkasını anlamamalı ve insan kendinden başkasına yorulmamalı.
Reklam
İnsanın sanatında yaptığı şey gerçek benliğinin damgasıdır. Hayatta yaptıklarımız ise, başkalarının çenesini yormaya yarayan bir masal...
Sayfa 433 - Engin Yayıncılık
Sonra, "kadınlar ne isterler gerçekte? diye sordu. Tanrı bilir! İğrenmekte onları çeken bir şey olsa gerek. Nerede bir kokuşmuş, karanlık tünel bulsalar hemen dört ayak olup dalıyorlar içine. En sonuna varmadan da içleri rahat etmiyor.
Sayfa 410 - Engin Yayıncılık
Kadınlar, güzellik kendinden uzaklaştıkça bilgiye yaklaşır.
"Nasıl yaşarsam yaşayayım ama yaşadığımı söyleyebilmeliyim."
Sayfa 281 - Engin Yayıncılık
TÜRKLÜK EBEDİDİR!
Taş kırılır, tunç erir ama
Reklam
Nasıl da güzel, görkemli ve kusursuzdu, ölüm! Bizi ölümün beklediğini bilmek ne tatlıydı. Ölüm hayatın insanı bulaştırdığı her tür yalan dolanı, küçüklük ve kirliliği yutup yıkayacak, ruhu yeniden tertemiz, taptaze kılacaktı. İnsana bir zenginlik duygusu veriyordu, ölümün beklediğini bilmek.
Sayfa 212 - Engin Yayıncılık
...her günü bir öncekine benzeyen hayatın göğünde yıldız açmaz.
Sayfa 212 - Engin Yayıncılık
Yinelerin yinelenmesi olan, makineleşmiş bir yaşamı sürdürmektense ölmek bin kez yeğ değil miydi? Ölmek görünmeze, bilinmeze doğru bir aşamaydı. Bir bakıma da mutluluktu. Hiçbir adilik, aşağılık yoktu ölümde. Oysa hiç zenginleşmeyen, makineleşmiş bir ömür sürmek bayağılığın ta kendisiydi. Demek ki yaşamak bir küçüklük, utanç verici bir şey olabiliyormuş. Ölümse hiçbir zaman utanç verici olamazdı. Çamur tutmayan bir temizliği vardı ölümün...
Sayfa 211 - Engin Yayıncılık
The Birth Of Venüs, Frenze, İtalya
The Birth of Venus’ün yapılışı 1486 yılına gidiyor ki bu dönem özellikle Rönesans dünyası için en etkili olan yıllara karşılık geliyor. Rönesans anlayışı Antik Yunan ve Roma kültürel mirasını sahiplenmek isteyen; bunun sonucunda da edebiyat ve resim başta olmak üzere sanat kollarında kendisini gösteren bir anlayışı içeriyor. Rönesans döneminde
Ölüp kurtulmak istiyorum bazen. Şu yaşadığımız hayattan usanıyorum. Sonra... Uykuya benzer bir aşkla dalıp yeniden dünyaya gelmek istiyorum.
Sayfa 206 - Engin Yayıncılık
Kadın da tıpkı at gibidir: içinde iki zıt istek birbiriyle çatışır. Bir yandan kayıtsız şartsız teslim olmayı isterken öbür yandan kaçmak, binicisini üstünden atıp parçalamak ister.
Sayfa 169 - Engin Yayıncılık
4.410 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.