Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
AKINCILAR ?..
*Gaza kim ettiler Allahu ekber Dediler her nefes Allahu ekber* Aşıkpaşazâde'nin, dillerinden bir nefes dahi Allahu Teâla'yı düşürmeyen ve onun uğrunda gazâdan başka bir iş düşünmeyen yiğit dilâverler diyerek övdüğü Osmanlı akıncıları, hafif süvari birliklerindendir. Temelinin Osman Gazi zamanında Köse Mihal tarafından atıldığı rivayet olunur. Uç
Sayfa 61 - Kartal Kanatlı YiğitlerKitabı okudu
Dünyayla senli benli olursanız, sizi insan yerine koymaz. İnsanlık için mühim biri olanlar, dünyaya ve dünya malına yüz vermeyenlerdir. Bu güzel insanların kim olduğunu söylememe gerek var mı? Yok.
Reklam
Beni sevmedi. Bu mühim değil, kimseye kendini sevdiremezdin. İnsanlar şanslı olanlar ve şanssız olanlar diye ayrılır. Kendini şanssızlardan sayar, yaşamaya devam edersin. Beni sevmedi. Bu önemli değil, zaten beni kimler sevmedi saymaya vaktim yok. İnsanlar mutlu olanlar ve mutsuz olanlar diye ayrılır. Kendini mutsuzların içine katar devam edersin. Beni sevmedi. Bu tuhaf değil, acısı derin, sorgusu uzun ama kabullenilir. İnsanlar aşık olanlar ve aşık olunanlar diye ayrılır. Kendini aşık olanların en aptalı ilan eder devam edersin. Beni sevmedi, Beni seviyormuş gibi yaptı. Bu mühim, Bu önemli, Bu tuhaf, Bu kabullenilemez ve katlanılamaz. Bunun ağrısı dinmez, bunun kırgınlığı unutulmaz. Sevilmiyor olmanın çaresizliğinden sağ çıkar da herkes, sevildim sanmamın düşüşünden kurtulamaz.
Dünyayla senli benli olursanız, sizi insan yerine koymaz. İnsanlık için mühim biri olanlar, dünyaya ve dünya malına yüz vermeyenlerdir. Bu güzel insanların kim olduğunu söylememe gerek var mı? Yok.
Beni sevmedi. Bu mühim değil, kimseye kendini sevdiremezdin. İnsanlar şanslı olanlar ve şansız olanlar diye ayrılır. Kendini şanssızlardan sayar yaşamaya devam edersin. Beni sevmedi. Bu önemli değil,zaten beni kimler sevmedi saymaya vaktim yok. İnsanlar mutlu olanlar ve mutsuz olanlar diye ayrılır. Kendini mutsuzların içine katar devam edersin. Beni sevmedi. Bu tuhaf değil, acısı derin,sorgusu uzun ama kabullenilir. İnsanlar aşık olanlar ve aşık olunanlar diye ikiye ayrılır. Kendini aşık olanların en aptalı ilan eder devam edersin. Beni sevmedi. Beni seviyormuş gibi yaptı. Bu mühim. Bu önemli. Bu tuhaf. Bu kabullenilemez ve katlanılamaz. Bunun ağrısı dinmez,bunun kırgınlığı unutulmaz. Sevilmiyor olmanın çaresizliğinden sağ çıkar da herkes,sevildim sanmanın düşüşünden kurtulamaz...
Bir insan neden hiç istemeden bir şeyler yapar ki? Garip. İstemeden yataktan kalkıyordum. Temiz kıyafetler giyinip saçlarımı tarıyordum. Karnımı doyurduktan sonra sokağa çıkıyordum. Evet, hiç istemeden yapıyordum bunları. Her perşembe günü hiç istemeden mezarlığa gidiyordum. Zamanla yaşadığım bulanık idrak hali dağıldı. Neden böyle yaptığımı anladım. Nihayetinde sergilediğim eylem daha mantıklı bir hal almaya başladı. Oraya gidiyordum çünkü çok da uzun sayılmayan bir gelecekte o çukurun içine ben konacaktım. Çok kolay. Oraya konulduğumda dışarıda neler olup bittiğini çukurun içinden görecektim. Peki ya olanlar dışarıdan nasıl görünecekti? Mühim soru buydu. Mezarlığa giderek her seferinde hiç istemediğim halde kendime ezberletmeye çalıştığım şey de bu sorunun cevabıydı.
Reklam
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
Çok ilerledik…
- Vatandaşlar! Aziz vatandaşlar! Muhterem vatandaşlar! Bugün çok ilerlemiş bulunuyoruz. Bazıları bunu inkar etmeye çalışıyor. Hiç güneş balçıkla sıvanır mı? Sıvanmaz. Mademki güneş balçıkla sıvanmaz, öyleyse güneşi balçıkla sıvamaya çalışanlara, yani geri kaldığımızı söyleyenlere inanmayınız. Ben size bugün ne kadar, nerelere kadar ilerlediğimizi
Dünyayla senli benli olursanız, sizi insan yerine koymaz. İnsanlık için mühim biri olanlar, dünyaya ve dünya malına yüz vermeyenlerdir.
ŞEHZADE FALAN TANIMAM!!!
Abdülaziz Han'ı alaşağı edenler, onun güvenip sırtını döndüğü, devlet kadrolarını emanet ettiği rutbeli yöneticilerdi. Şehzade Hamid Efendi herşeyi ibretle seyredip bir gün padişah olduğunda kendine sadık adamlar listesi hazırlamaktaydı. Şehzade Hamid Efendi, nadir de olsa Dolmabahçe Sarayı'na gelir, oradakilere şöyle bir görünüp şehirdeki bazı
415 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.