İlk okumadan yıllar sonra tekrar Şibumi. Kitabı tekrardan uzun uzun yorumlamayacağım. Daha önce ki yorumuma ek olarak şunu söyleyebilirim Şibumi yalnızca bir macera kitabı olmanın çok ötesinde bir eser. Kitap hakkındaki bazı incelemeleri okumasam kaçıracağım pek çok nokta olacaktı. Japon kültürüne çok aşina olmadığım için önemli bazı noktaları
Neredeyse öldüğü güne kadar ismini dahi bilmediğimiz dahi yazar trevenian'ın okuduğum ilk eseri. muhteşem ötesi bir kitaptı. bu kitapla mağaracılıktan tutun da Go oyununa kadar her şeyi öğreniyorsunuz. bir kâğıtla insan öldürmekten tutun da doğu felsefesinin inceliklerine kadar her şeyi öğreniyorsunuz bu kitapla. kitabın başkahramanı nicholai hel, yakın algılama yeteneği sayesinde fotoğrafı dahi çekilemeyen (tanıdık geldi mi?) üst düzey bir süikastçı. Şanghay'da doğmuş, bir Japon generali tarafından büyütülmüş; bir Japon bilgesinden de "Go" oyunu öğrenmiş. Bask dili dahil yedi dili ana dili gibi konuşuyor. öyle bir roman kahramanı ki ondan pek çok şey öğreniyorsunuz. gelelim trevenian'a. trevenian hayatı boyunca sadece tek bir kez röportaj vermiş ve onu yıllarca yayıncısı dışında kimse görmemiş. ben onu ilk okuduğumda henüz kim olduğu bilinmiyordu. tabi sonradan rodney william whitaker olduğu ortaya çıktı. yazarın pek bilinmeyen diğer bir mahlas adı daha vardır. nicholas seare mahlasıyla yazdığı '1339 ya da öyle bir yıl' ve 'kaba saba masalları da okuyabilirsiniz.
Nicholas Seare, Beñat Le Cagot, Edoard Moran ve Trevanian. Okuduğunuz isimlerin her biri yıllarca kimliğini gizleyen tek bir yazara ait: Rodney William Whitaker (1931-2005).
“Ne de olsa Fransızlar sonu gelmeyen kuşaklar halinde soylu yetiştirmiş, fakat bir tek centilmen yetiştirmemiş bir ulustu. Orada adalet yerine yasalar vardır.”
Korkaklar her zaman için cesur insanlardan daha tehlikeli olurlardı. Bir kere sayıları daha fazlaydı. Sonra arkadan vururlardı. Vurdukları zaman da kötü vururlardı. Çünkü sağ kalırsanız öc alacağınızdan korkarlardı.
Okuduğum ve bir süre sonra keyif veren en iyi okuduğum kitap serüvenlerimden birtanesi başarılı ve bir okadar zekice yazılmış serisinin en ıyisi iyi seyirler
Zaman zaman babama acıdığımı hissederdim,ona kendisini çok sevdiğimi söyleyemediğim için.Ama aslında kendime acıyordum.Benim söylemeye duyduğum ihtiyaç, onun işitmeye olan ihtiyacından fazlaydı.