Susuz kalan bir beyin, kaynaklarının %14'ünü, susuzluk hissiyle baş etmek için kullanır ve sadece yeterince su tüketerek bu değerli kaynaklardan başka şeylerde faydalanabilirsiniz.
Sizi %80 mutlu edecek bir şey için sadece %20 çaba harcamanız gerekir. Öte yandan %100'lük bir mutlulukla temsil edilen o mükemmel seçimi yapmak için ek olarak %80'lik daha çaba harcamanız gerekir.
Peki sizce buna değer mi? Çoğu durumda DEĞMEZ.
Tembelliğin yarattığı atalet ve üşengeçlik, var olan sıkıntıları aşma noktasında gerçek bir çözüm üretmek yerine, eski kafalılığa ve düşünce kalıplarınıza inatla yapışmanıza sebep olur.
"Tüm eğitim hayatımız boyunca bize nasıl düşüneceğimiz öğretilmedi. Derslerden nasıl geçeceğimiz, bilgileri nasıl ezberleyeceğimiz öğretildi; peki ya kendi adımıza düşünmek?
Samimi bir söyleşi kitabı... Kendi benliğimizi yitirmememiz, kültürel mirasımızı özellikle türkü özelinde korumamız bakımından dolu bir içerik sunuyor kitap. Ayrıca yakın tarihte ve günümüzde de bürokratik açıdan yaşadığı sıkıntıları anlatıyor Esat Kabaklı. Konserine de gitmişliğim var, rabbim ömrünü hayırlı ve uzun eylesin...
Bence eğitim alanın daha özel işler yapması lazım. Yoksa bu eğitimi neden aldık, ben bu aldığım eğitimin emeğini nasıl aktaracağım? Öğretim olarak mı vereceğim, eser olarak mı vereceğim? Benim o zaman alaylı bir şarkıcıdan farkım olmaz.... eğitim aldıysam tekdüze kalmamalıyım.
Bir ayda piyasaya çıkan şarkıcı benden çok tanınıyor. Benim suçum, bu milletin ortak değerlerini dillendirmek mi? Benim suçum, vatana, millete, ezana, dine sahip çıkmak mı? Suçumuz bunlar mı?
Türkiye'de yıllardır para da basın da gayrimüslimlerin elinde. O basının en büyük silahı ise sinemadır. Bütün bunlar kendi kültürünü yaşamayan ve halkı istediği gibi yönlendirmeye çalışan kesimlerin elinde.