Unutma ki bugünkü Demokrat Parti gökten zembille inmedi. CHP'nin içinden çıktı. Ayrıca siyasi partiler toplumların aynası gibidir. Anlayacağın malzememiz bu kadar.
Hükümetimiz İstanbul'u ikinci kez fethetmekten söz ediyor. Peki bu nasıl gerçekleşecek? Köyden kente göç teşvik edilerek mi? Uyguladığımız politikalar köylüyü İstanbul'a taşımamıza, çok büyük bir köy yaratmamıza yol açar, o kadar. Daha müreffeh bir ülke, daha yaşanabilir bir kent hedefimize bu yolla ulaşamayız.
İnanmadığım Tanrı, bana güç ver, diye mırıldandım. Çünkü vermez de onunla kalırsam kölesi olacaktım. O da bedenimi, hükümranlığına yeni kattığı bir ülke gibi hoyratça yağmalayacak, üstümde sevmeyenin mutlak iktidarını kuracaktı.
Aşk aslında kendi bedenimizde bir başkasının hayatını yaşama çabasıdır. Ve böylesi bir hayatı katlanılmaz kılan da bunu tek başına kimse yaptıklarımızı aldırmazken sürdürmek zorunda olmaktır. Özetle, karşılıksız, kendi başına acı çekmek!