Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

özden demir

özden demir yorumladı.
520 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Bir başarı(sızlık) hikayesi
Martin Eden gemilerde çalışan, dünyanın birçok yerini görmüş, genç yaşına rağmen çok deneyim kazanmış mavi yaka denilebilecek bir genç adam. Ruth bedensel olarak değil tamamen zihinsel olarak yaşayan burjuvazi sınıfından bir genç kadın. Bu ikisinin yolu bir yerde kesişiyor. Ruth ne kadar soluk ve sessiz ise Martin o kadar sesli ve canlı. Ruth ne kadar düşünsel ise Martin o kadar bedensel. İlginç bir çekim bunları birbirine yaklaştırıyor ve Martin'in hikayesi burada değişiyor. Martin o günden sonra burjuva olmak istiyor. Bunun için önce okumaya başlıyor. Entelektüel olarak gelişmesi gerektiğine inanıyor. Okudukça ne kadar çok bilgi olduğunu görüyor. Dimağı açılıyor. Beyni hızlı çalışan bedeni sağlıklı olan bu genç çalışıp para kazanarak sınıf atlayamayacağının farkına varınca yazar olup statü kazanmaya karar veriyor. Okumaya devam ettikçe ise bunu statü için değil, sadece yazmak ve okumak istediği için yaptığının farkına varıyor. Bu yolculukta değil onlarca kere değil yüzlerce kere tökezleyen Martin hiç bir zaman istediklerinden vazgeçmiyor. Sadece kendisini kamçılayan sebep ortadan kalkana kadar. Bir başarı(sızlık) hikayesi okumak istiyorsanız Martin Eden'i okuyabilirsiniz. "Martin başarılı oldu mu?" bence bu biraz tartışmalı. Başarı nedir? Başarı istediklerini almak mı? Rahat bir yaşam mı? Mutlu olmak mı? Jack London'ın otobiyoktafik romanı olduğu iddia edilen bu kitabı elimden düşürmeden okudum desem yeridir. Muhteşem diliyle harikalar yaratan yazarın kendi hikayesini meraklısına tavsiye ederim.
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,4bin okunma
özden demir okurunun profil resmi
Bu kitabı okurken aklıma Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi gelmişti. Martin Eden ihtiyaçlar piramidinin tabanını oluşturan fizyolojik ihtiyaçlarını bile zar zor karşılarken bir anda piramidin tavan noktası olan "kendini gerçekleştirmeyi" başarıyor. Aslında insanın ihtiyaçlar hiyerarşisi en tepede olmak değil hepsine sahip olmakmış diye düşünmüştüm. En tepe noktaya ulaşması onu mutlu etmedi. O yüzden başarı mı başarısızlık kitabı bitirdikten sonra anlayamıyoruz.
Okumamaratonum okurunun profil resmi
Çok güzel bir yorum hiç bir açıdan bakmamıştım. Bende kitabın sonunun hep mutlu olmasını bekleterek okumuştum. Sonunda elde etmek istediklerini aldı. Ama uğruna çalıştığı sebebi kaybetti. Bu sebep fiziksel olarak Ruth ama onun içinde bir amaç. O amaç olmayınca elde ettiklerinin de bir anlamı kalmadı. Gerçekten içsel yolculuk açısından harika bir roman.
Reklam
özden demir yorumladı.
504 syf.
8/10 puan verdi
BİR AYFER TUNÇ ÜÇLEMESİ
Ayfer Tunç okumanın özellikle bu postmodern zamanlarda iyi geleceğine inanıyorum; çünkü günümüzün modası ve benim hiç tasvip etmediğim vak’asız kurgu metinlerinden gına geldi, hem silkinip bir nefes alırız, hem de Ayfer Tunç’un kurgu dışı kitaplarıyla da ülkemizin ve dünyanın ahvaliyle ilgili ufuk açıcı fikirlerine kavuşuruz. Ayfer Tunç okumaya
Osman
OsmanAyfer Tunç · Can Yayınları · 20204,791 okunma
özden demir okurunun profil resmi
Öncellikle ellerinize sağlık harika bir inceleme olmuş. Ben de dördüncü kitabın Şebnem'in hiç unutamadığı aşkı olan Ali üzerinden devam etmesini umuyorum. Bu sayede Şebnem'in de belki hayatına nasıl devam ettiğini öğrenebiliriz.
özden demir yorumladı.
600 syf.
·
Puan vermedi
·
39 günde okudu
Fi
FiAkilah Azra Kohen
7.5/10 · 19,2bin okunma
özden demir okurunun profil resmi
Bunun serisi çok güzel kesin 3 kitabı da oku :))
cengiz kabul okurunun profil resmi
3 de elimde sabırsızım okumak için ama çok yoğunum bu aralar düzeni oturttuğumda hızlıca bitireceğim. 🤗

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
özden demir yorumladı.
Asma köklerinin, agaç köklerinin yarattığı ürünler fiyatları düşürmemek için yok edilecektir. Ve işte bu hepsinden acı, hepsinden berbat... Kamyonlar dolusu portakal yere döküldü. Halk meyvaları toplamak için kilometrelerce uzaklardan geldi, ama portakalları toplarsa sonra nasıl gider de düzinesi yirmi sente portakal alır? Ve adamlar portakalların üzerine hortumlarla gaz fışkırttılar. Yaptıkları bu cinayete ve meyvaları toplamaya gelen halka kızıyorlardı. Milyonlarca halk aç, halka meyva lâzım... dağlar gibi yükselen sapsarı yığınlara gaz pus kürtülüyor. Ve çürüme kokusu bütün ülkeyi kaplıyor. Kahveyi gemilerde yakıt olarak kullanın. Isınmak istiyor sanız mısır yakın, ateşi kızgındır. Derelere patates boşaltın, aç halkın patatesleri avlamaması için derelerin kenarına adam koyun Domuzları boğazlayın, gömün, dünyanın üzerine pis bir koku çöksün. Kanunun suç saymadığı bir cinayet bu. Göz yaşlarıyle belirtilemeyecek bir ıstırap. Bütün başarısızlıklarımızı hiçe indiren tam bir iflas. Bereketli toprak dümdüz agaç gövdeleri ve olgun meyveler. Ve pellagra hastalığına yakalanan çocuklar ölecek: Çünkü portakal kår getirmiyor. Belediye doktorları gömme kâğıtlarını dolduradursunlar.. "Gıdasızlıktan ölmüştür" diye... Ama gıdanın çürümesi, çürütülmesi gerek.
özden demir okurunun profil resmi
Kitabı en iyi özetleyen kısım kesinlikle bu satırlar
özden demir yorumladı.
832 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Dünyanın Gözü
Dünyanın GözüRobert Jordan
9.1/10 · 1.724 okunma
özden demir okurunun profil resmi
Çok heyecanlıyım :)
Koray Ertuğ okurunun profil resmi
Ben de, ben de :)!! Çoook çoook efsane bir seriye başlıyorum sanırım. Efsane bir macera gibi!
Reklam
574 syf.
10/10 puan verdi
Kitap Hırsızını Bulma Kılavuzu ve Bir İnceleme
Son 3 yıldır kendime yıllık 52 kitap hedefi koydum. Her seferinde de bunu yaptım. Ne kadar çok kitap okuduğumu bilen insanlardan genelde hep şu yorumu duydum: "Ne güzel! Kitaplar dünyanın en güzel şeyi ama BÖNÖM KÖTÖP ÖKÖMÖK ÖÇÖN HÖÇ ZÖMÖNÖM YÖK!" Benim hayal dünyamda her insan yıla 52 hatta daha fazla kitapla (Neden benden daha az okusunlar ki?) başlar. Sonra bir kitap hırsızı her hafta onun kitaplığından bir kitap çalar. Peki bu kitap hırsızı kim mi? Hadi gelin onu birlikte yakalayalım. Şimdi hiç o kitap okumaya zamanı olmayan insanla konuşalım. Önce işini ya da okul hayatını, oradaki dedikoduları anlatır. Sonra tv'de izlediği dizinin son bölümünü, youtube'da izlediği birkaç videoyu, geçen gittiği yerden instaya attığı fotoları, sinir olduğu kızın instaya attığı fotoları, eski sevgilisinin yeni sevgilisinin instadaki fotolarını... Şimdi siz de bulabildiniz mi bu kitap hırsızını? Bana "Momo" romanındaki duman adamları anımsattı bu kitap hırsızı biraz. Elimdeki kitabın baş kahramanı Liesel Meminger ise tam aksine hırsızlık yapmasına sebep olacak kadar sever kitapları. Dönemin Nazi Almanyası için oldukça trajik çünkü insanlar Adolf Hitler'in doğumgününü kutlamak için meydanlarda kitaplardan oluşturdukları bir piramit ile şenlik ateşi yakıyorlar. Bu satırları okurken odamdaki sıcaklık fahrehneit 451'i buldu. Kitabın nasıl duygu geçirdiğini bir de siz düşünün. Hem bu kadar yakıcı hem de bir o kadar naif bir romandı. Uzun yıllar etkisi sürecek cinsten. Kelimelerin gücü işte. :) İyi okumalar dilerim.
Kitap Hırsızı
Kitap HırsızıMarkus Zusak · Martı Yayınları · 202112,6bin okunma
özden demir okurunun profil resmi
Duman adamlar da insanların zamanını çalıyor hayatımızdaki kitap hırsızları da yani bi metafor olarak düşünün